İsrail kimin fikriydi?
Koç Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Şener Aktürk, Filistin’de bir Yahudi devleti kurma planının tarihi perde arkasını AA Analiz için kaleme aldı.
***
İsrail kimin fikriydi? Neredeyse iki bin yıl boyunca kayda değer bir Yahudi nüfusu olmayan Filistin’de bir Yahudi devleti kurulmasının yirminci yüzyılın başlarında dahi sadece bir fikir ve üstelik pek de gerçekçi olmayan uçuk bir fikir olduğu söylenebilir. Yaklaşık dört yüzyıl Osmanlı İmparatorluğu’nun yönetiminde olan Filistin’in ancak 1917’de Britanya İmparatorluğu tarafından işgaliyle bu fikrin Filistin topraklarında siyaseten gerçekleşmeye başladığı söylenebilir.
Uluslararası siyasette Filistin’de bir Yahudi devleti kurulması fikrini ortaya atan ve bu projenin gerçekleşmesi için kritik dönüm noktalarında en önemli desteği veren aktörler kimler olmuştur? Binlerce yıldır dünyanın dört bir köşesinde yaşayan Yahudi azınlıkların, bin yılı aşkın süredir Müslümanların çoğunluğu ve Hristiyanların da önemli bir azınlığı oluşturduğu Filistin’e göç ederek orada Yahudilerin siyasi hakimiyetinde bir devlet kurmaları fikri olarak özetlenebilecek olan siyasi Siyonizmin kaynakları ve daha da önemlisi bu fikrin uluslararası siyasette somut bir proje haline gelmesini kimlerin sağladığı bugünkü sorunlara ve gerçekçi çözüm önerilerine ışık tutabilir.
Siyonizmin kökenleri konusunda birbiriyle çelişmeyen iki farklı iddia ön plana çıkmaktadır: Siyonizmin seküler bir milliyetçi hareket olarak bilhassa Orta Avrupa’da ve Doğu Avrupa’da Yahudiler arasında ortaya çıktığı ve en önemli aktörlerinin bizzat Avrupalı Yahudiler olduğuna dair daha popüler olan iddia ve buna karşın Siyonizmin radikal Protestan Hristiyanlar arasında ortaya çıktığı ve en önemli aktörlerinin İngiliz Püritanlar ve daha sonra Amerikalı Evanjelikler olmak üzere fanatik bir takım Protestan Hristiyan alt grupları olduğuna dair daha az bilinen iddia.
Türk kamuoyu dahil dünya genelinde popüler kültürde Filistin’de bir Yahudi devleti kurulması fikrinin babası olarak (Buda-)Peşte doğumlu Avusturya-Macaristanlı Yahudi gazeteci Theodor Herzl ve onun kurduğu Dünya Siyonist Kongresi bilinmektedir. Herzl, 1896’da Almanca olarak yayınladığı Der Judenstaat (Yahudi Devleti) adlı kitabındaki fikirleri doğrultusunda, ilk üçünü 1897, 1898 ve 1899’da İsviçre’nin Basel şehrinde topladığı Dünya Siyonist Kongresi’nde bir Yahudi devleti kurulması fikrini siyasi bir hedef olarak belirleyerek Yahudileri bu hedefe yönelik olarak seferber etmeye çalışmıştır. Herzl’in 1904’de 44 yaşında vefatını müteakip Dünya Siyonist Kongresi’nin yoğun çabalarıyla Britanya mandasındaki Filistin’de resmen bir “Yahudi devleti” olarak tanımlanan İsrail kurulmuştur. Basel’deki ilk Dünya Siyonist Kongresi’nden sadece 50 yıl sonra İsrail’in kurulması da Herzl’in yeni kurulan devlette Siyonizmin fikir babası ve kurucusu olarak efsanevi ve resmî bir hüviyet kazanmasına katkıda bulunmuştur. Bu şekilde özetlenebilecek ana akım yoruma göre, İsrail fikrinin babası Herzl ve İsrail’in kurulmasını ve genişlemesini sağlayan başlıca aktör de dünya çapında organize ve seferber olan Yahudi Siyonistlerdir. 28-30 Ekim 2025’te Kudüs’te gerçekleştirmesi planlanan 39. Dünya Siyonist Kongresi de halen devam eden bu tarihsel anlatının somutlaştığı bir etkinlik olarak görülebilir. Bu iddialı anlatı, Yahudi azınlıklara dünya siyasetinde hatırı sayılır bir güç ve önem atfettiği için Yahudi Siyonistlerin gururunu okşayan ve sahiplendikleri bir anlatıdır.
Öte yandan erken dönem Dünya Siyonist Kongreleri esnasında Filistin yerine yine İngiliz yönetiminde olan Uganda’nın ve hatta Kıbrıs’ın alternatif Yahudi yurtları olarak tartışıldığı, Herzl’in "Yahudi Devleti" kitabında Filistin yerine Arjantin’i de Yahudilere yurt olabilecek bir seçenek olarak değerlendirdiği, yine Herzl’in oğlunu sünnet ettirmeyecek kadar Yahudi inanç ve ibadetlerinden uzaklaşmış, agnostik denilebilecek kadar seküler birisi olduğu ve dolayısıyla Filistin toprakları veya özel olarak Kudüs’e yönelik güçlü bir dinî bağı olmadığı da gerçektir. Dahası, İngiliz, Fransız, Alman ve Osmanlı imparatorlukları arasında bir dünya savaşının sonucunda ancak yönetimi el değiştiren Filistin’in, çok sayıda ülkede küçük birer azınlık olarak yaşayan ve çoğunluğu Siyonist dahi olmayan Yahudi azınlığın talebi sonucunda Yahudilerin yönetimine bırakıldığı iddiası, uluslararası siyasetin doğasına da aykırı........





















Toi Staff
Gideon Levy
Tarik Cyril Amar
Stefano Lusa
Mort Laitner
Robert Sarner
Andrew Silow-Carroll
Constantin Von Hoffmeister
Ellen Ginsberg Simon
Mark Travers Ph.d