menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Ulus devlet paradigmasının tahkimi ve KKTC siyasetinin dönüşümü: Ersin Tatar'ın siyasal stratejisi üzerine bir inceleme

6 0
15.04.2025

GENAR Araştırma Başkanı İhsan Aktaş, küresel siyasi yapının değiştiği günlerde KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar'ın siyasi stratejisinin nasıl şekillendiğini AA Analiz için kaleme aldı.

***

21. yüzyılın üçüncü çeyreğine doğru ilerlerken küresel siyasal yapı çok katmanlı bir dönüşüm yaşamaktadır. Uluslararası ilişkilerin doğası, klasik realizmin güç dengesi ilkelerinden post-hegemonik istikrarsızlık teorilerine evrilen bir eksende yeniden şekillenmektedir. Bu süreçte, iç ve dış politika arasındaki geleneksel ayrımlar da anlamını yitirmiş; iç siyasal refleksler, küresel jeopolitik konumlanmaların türevi haline gelmiştir. Bu dönüşümün kıyısında kalan siyasal aktörler, yalnızca yönetişim kapasitelerini değil, aynı zamanda egemenlik üretme meşruiyetlerini de kaybetme riskiyle karşı karşıyadır.

Soğuk Savaş sonrası dönemde Amerika Birleşik Devletleri (ABD) tarafından inşa edilmeye çalışılan "tek kutuplu dünya düzeni", kısa sürede normatif bir hegemonyanın araçsallaştırıldığı neo-liberal bir sistemle desteklenmiştir. Bu sistem, yalnızca ekonomik değil, aynı zamanda kültürel ve siyasi bir müdahale alanı yaratmıştır. Irak ve Afganistan'ın işgali, hegemonik müdahaleciliğin "hakkaniyet prensibini" aşındırdığı, insan güvenliği kavramının içinin boşaltıldığı ve uluslararası hukukun araçsallaştırıldığı bir sürecin ifadesidir.

İkinci faz ise küresel sivil toplum mekanizmaları üzerinden yürütülen bir ideolojik hegemonya süreciydi. George Soros ve benzeri aktörlerin fonladığı liberal dönüşüm projeleri, birçok ülkede demokratikleşme kisvesi altında ulus devlet reflekslerini zayıflatmayı hedeflemiştir. Türkiye dahil olmak üzere pek çok ülkede Batı merkezli sivil toplum kuruluşları (STK) ve medya ağları, siyasal iktidarın meşruiyetini dışsal normlara göre ölçmeye başlamış, bu durum da siyasal öznenin dış müdahalelere açık hale gelmesine neden olmuştur.

Ancak son 10 yılda gözlemlenen gelişmeler, ulus devlet paradigmasının küresel ölçekte yeniden güç kazandığını göstermektedir. ABD Başkanı Donald Trump'ın dış politika öncelikleri, Avrupa Birliği'nin (AB) merkezkaç baskılara direnememesi ve Çin'in revizyonist........

© Anadolu Ajansı Analiz