ABD'nin İran'a saldırısı: Müzakere masasına geri dönülecek mi?
İran Araştırmaları Merkezi (İRAM) Başkanı Doç. Dr. Serhan Afacan, ABD’nin İran-İsrail çatışmasına müdahil olmasının ne anlama geldiğini AA Analiz için kaleme aldı.
***
ABD’nin İran nükleer tesislerini hedef alması, uluslararası toplumu harekete geçirse de İran ile İsrail arasındaki çatışmanın seyrinde köklü bir değişim meydana getirmedi. Taraflar karşılıklı saldırılarına devam ediyor. ABD Başkanı Donald Trump, her ne kadar vurulan Fordo, Natanz ve İsfahan nükleer tesislerini “bütünüyle yok ettiklerini” iddia etse de bu tarz bir saldırının bunu gerçekleştiremeyeceği ve bunun için çok daha uzun ve şiddetli bir saldırı gerektiği biliniyordu. Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı (UAEA) Başkanı Rafael Mariano Grossi de özellikle Fordo’da “doğrudan kinetik bir etki” olduğunu ancak bunun yer altı tesisinde dahili hasara yol açıp açmadığına karar vermek için henüz çok erken olduğunu söyledi. İran’dan yapılan açıklamalarda da tesislerde büyük bir hasar olmadığı belirtildi.
Diğer yandan İsrail, ilk günlerde kritik isimleri ve stratejik noktaları hedef alarak İran’da stratejik kayıplara neden olsa da günlerdir devam eden saldırılarında başlangıçta deklare ettiği hedeflere ulaşabilmiş değil. Nitekim İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu 22 Haziran’da yaptığı açıklamada, “Hedeflerimize ulaşmak için gerekenin ötesinde eylemlerimizi sürdürmeyeceğiz ancak çok erken de bitirmeyeceğiz.” diyerek çatışmanın bir “yıpratma savaşına” dönüşmesinden çekindiğini ortaya koydu. Bunda İran’ın İsrail’de yaşamı oldukça olumsuz etkileyen misillemelerinin etkili olduğu görülüyor.
Sahada tüm bunlar yaşanırken diplomasi kanallarında da hareketlilikler yaşandı. İran Dışişleri Bakanı Abbas Erakçi, 20 Haziran Cuma günü Cenevre’de Birleşik Krallık, Fransa ve Almanya Dışişleri Bakanları ve Avrupa Birliği (AB) dış politika şefi ile görüştü. Erakçi, ertesi gün İstanbul’da düzenlenen İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) Dışişleri Bakanları Konseyi 51. Oturumu'na katıldı ve sonrasında sürecin başından itibaren çatışmanın sonlanması için yoğun diplomasi trafiği yürüten Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından kabul edildi.
Erakçi, bugün Moskova’da Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin tarafından kabul edilecek. Ayrıca diğer İranlı yetkililerin de diplomasi kanalını kapatmamak için İsrail’in saldırılarını durdurması koşuluyla kendilerinin de misillemelere son vereceğini açıklaması çözüm ümitlerini artırdı. Tam da bu noktada sorulması gereken soru şu; Trump’ın hamlesi bu ümitleri öldürmeyi mi amaçlıyordu yoksa İran’ı masaya daha hızlı şekilde getirmeyi mi?
İranlı yetkililer ve basın organları, Netanyahu yönetimindeki İsrail’in saldırılarla İran’ı tıpkı İran-Irak Savaşı’nda olduğu gibi “dayatılan bir savaşın” içine çekmeye........
© Anadolu Ajansı Analiz
