menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Meyve ve sebzelerdeki pestisitler Chernobyl nükleer santrali kadar kanserojen

14 18
23.09.2025

Meyve ve sebzelerdeki pestisitler en az Chernobyl nükleer santrali kadar kanserojen...

Zehirli kimyasallar içeren sebze ve meyveler hasta ediyor, öldürüyor...

Birleşmiş Milletler (BM) Gıda ve Tarım Örgütü verilerine göre 2022'de dünya genelinde tarımda toplam 3.7 milyon ton pestisit kullanıldı.Gıda ve Tarım Örgütü'nün (FAO) 2022 verilerine göre dünyada en çok pestisit kullanan kıtalar sırasıyla Asya, Amerika, Avrupa, Afrika ve Okyanusya.Türkiye'de ortalama pestisit kullanımı dünya ortalaması ile neredeyse aynı seviyede, Avrupa Birliği ülkelerinin ise altında.

Pestisitler solunum yolu hastalıkları, nörolojik rahatsızlıklar, kanser, hormonal ve üreme sistemi bozuklukları gibi birçok sağlık sorununa yol açabiliyor.Pestisitin insan sağlığı üzerindeki etkileri akut ve kronik olarak ikiye ayrılıyor. Akut etkiler, kısa süreli maruz kalındığında ortaya çıkıyor. Bu etkiler kendisini bulantı, kusma, baş ağrısı gibi gösterebiliyor.Düşük dozlarla fark etmeden uzun süreli pestisite maruz kalmak ise kronik zehirlenmeye yol açabiliyor. Gıda, içme suyu, solunum, deri teması ve anne sütü gibi yollarla düşük dozlarda pestisite maruz kalmak da mümkün.

Tarımsal üretimde zararlı olarak belirtilen böcek, ot, mantar ve kemirgen gibi canlılara karşı kullanılan zehirli kimyasallar pestisit olarak isimlendiriliyor. Pestisitler böcek, yabani ot, sürüngen ve bakterilerin yok edilmesi için kullanılan kimyasallar.Kentlerde, bahçelerde, parklarda, tarım alanlarında bu "zararlıları" öldürmek için uygulanıyorlar.Özellikle endüstriyel tarımın yaygınlaşmasıyla birlikte pestisitler üretimde verim artışı için fırsat olarak görülüyor. Ancak bu kimyasalların bir kısmı hedefine ulaşırken kalanı hava, su ve toprağa karışıyor. Zamanla hedef zararlı canlılar pestisitlere karşı direnç kazanabiliyor. Etkisini yitiren pestisitler daha sık ve yüksek dozlarda kullanıldıkça çevredeki diğer canlılar da bu zehirli maddelerden olumsuz etkileniyor.Bu da arı, kuş, balık, uğur böcekleri gibi faydalı canlıların ölümüne neden oluyor.

TÜRKİYE TARIMINDA PESTİSİT KULLANIMI NE DURUMDA?

Tarım ve Orman Bakanlığı’nın 2024 yılı verilerine göre, Türkiye’de pestisit kullanımında ilk 10 sırada İzmir, Çanakkale, Bursa, Manisa, Mersin, Konya, Adana, Antalya, Malatya ve Aydın yer alıyor.

Tarım ve Orman Bakanlığı, Türkiye’nin tamamındaki tarımsal üretimi dikkate alarak, ortalama hektar başına 2,22 kg pestisit kullanıldığını ve bunun 2,37 kg dünya ortalaması ile 3,24 kg olan Avrupa Birliği ortalamasından daha az olduğunu açıkladı. Ancak yoğun pestisit kullanılan ve AB’den pestisit sebebiyle geri dönen sebze, meyve ve sera ürünlerinin üretiminde öncü illere bakıldığında tablo değişiyor.

Üretimde öncü iller kullanımda da zirvede: 10 ilden 31 bin ton zehir soframızda...

Sebze, meyve ve sera ürünlerinin üretiminde 10 ilin hektar başına pestisit kullanımı 6,70 kg ile dünya ortalamasının yaklaşık 3 katı.

Domates, biber, elma, turunçgile dek birçok ürün en yoğun pestisit kullanılan bölgelerden geliyor.

Türkiye’nin en çok pestisit kullanılan 10 ilinin hektar başına pestisit kullanımı dünya ortalamasının yaklaşık 3 katı olan 6,70 kg’ye ulaştı.

Bu illerde toplam 31 milyon 29 bin 741 kg pestisit kullanılıyor.Söz konusu 10 il, Türkiye’nin tarımsal üretiminde stratejik bir öneme sahip olan iller. Çayır-mera hariç toplam 5 milyon 112 bin hektarlık tarım alanına sahip olan bu illerde, pestisit kullanımı hektar başına 6,07 kg düzeyinde. Nadasa bırakılan alanlar çıkarıldığında bu oran 6,7 kg’ye kadar yükseliyor. Tahıl ambarı olarak bilinen Konya listeden çıkarıldığında ortaya çıkan tablo ise daha çarpıcı bir hal alıyor.

Geriye kalan 9 ilde hektar başına pestisit kullanımı 8,9 kg, nadas alanları çıkarıldığında ise 9,5 kg’ye ulaşıyor. Yüksek seviyelerde ve bilinçsiz pestisit kullanımı, yasaklı pestisit kullanımına dair haberler, Avrupa Birliği'nden sık sık iade edilen ürünler, bakanlığın yapılan pestisit analiz sonuçlarını bazen açıklamaktan kaçınması, artan sağlık sorunları her gün sofraya gelen gıdaların güvenliği ile ilgili kaygıları artırıyor.

Buğday Derneği’nin de aralarında olduğu Zehirsiz Sofralar Platformu tarafından iç pazardaki pestisit denetimlerinin tohumdan sofraya yani hasat öncesiyle beraber, hasat zamanı, depolar, pazarlar ve marketlerde de yapılmasını, bu denetimlerin sonuçlarının şeffaflıkla paylaşılmasını talep ediliyor.

Buğday Ekolojik Yaşamı Destekleme Derneği Ziraat Mühendisi Duygu Saatli, pestisitlere dayalı konvansiyonel üretim yöntemleri yerine doğayla uyumlu, agroekolojik, onarıcı yöntemlere ivedilikle geçilmesi gerektiğini söylüyor ve ekliyor:

“Tarım ve Orman Bakanlığı, Avrupa Gıda Güvenliği Otoritesi, Dünya Sağlık Örgütü gibi kurumların öncelikli görevi insanları, doğayı ve canlıları zehirleyen pestisitleri ruhsatlandırıp yıllar sonra yasaklamaktan ziyade pestisitlerle ilgili uzun vadeli yeterli bilimsel araştırmalar ve analizler yapılmadan kullanımına izin vermeyerek, gerekli tedbirleri baştan alarak şirketler yerine insanların, tüm canlıların ve doğanın çıkarlarını gözetmek olmalı.’’

Buğday Ekolojik Yaşamı Destekleme Derneği 2021'de 372 parti ürünün çoğunluğu pestisit kalıntıları nedeniyle AB sınır kapılarında reddedilerek Türkiye'ye iade edildiğini açıkladı.

Buğday Derneği'ne göre 2018'de 113, 2019'da 98, 2020'de 194 parti üründe limitlerin üstünde pestisit tespit edildi.Buğday Derneği'ne göre bildirimler, Türkiye'den ihraç edilen biber, mandalina, greyfurt, limon, portakal, asma yaprağı, üzüm, kuru incir, nar, baharat ve bitki karışımları, haşhaş tohumu, keçi boynuzu zamkı ve kimyonda tarım zehiri kullanıldığını gösteriyor.

Tarım ve Orman Bakanlığı pestisit kalıntıları konusunda iç pazarda denetimler yapıyor. Buna karşın Buğday Derneği bu denetim sonuçlarının, farklı ürün gruplarında olduğu gibi şeffaflıkla paylaşılmamasının artışla birlikte iç pazara sunulan ürünlerde daha fazla pestisit bulunabileceğine dair tüketicilerde endişe yarattığını belirtiyor.

Buğday Derneği, bakanlık tarafından ülke genelindeki tüm gıda ve yem denetimleri, cezalar, yaptırımlar, ithalat ve ihracat kayıtları gibi bilgilerin girildiği Gıda Güvenliği Bilgi Sistemi'nin (GGBS) halkın erişimine açık olması gerektiğini belirtiyor.

Hakkari'nin Çukurca ilçesindeki susam tarlalarında bugüne kadar hiç pestisit kullanılmadığı da belirtiliyor...

TÜKETİMDE ZİRVEDEYİZ

Son beş yılda Türkiye’nin yıllık pestisit tüketimi ortalama 54,2 bin ton seviyesinde gerçekleşti. 2023 yılında ise 57,8 bin tonluk ortalamanın üzerinde pestisit tüketimi ile zirveye ulaşıldı.

ZEHİRSİZ SOFRALAR MÜMKÜN

Tarım ve Orman Bakanlığı, 37 pestisit aktif maddesinin kullanımını yasakladı. Ancak Dünya Sağlık Örgütü'nün’nün tehlikeli ve kanserojen diye belirlediği 13 maddeden 9’u yasaklanmadı.

Zehirsiz Sofralar Platformu Koordinatörlerinden Fethiye Slow Food Sözcüsü Görkem Göktaş, ‘‘Sağlıklı gelecek için doğru politikalar ve stratejiler izlenerek önümüzdeki 10 yıllık süreçte pestisitlere dayanan tarım sistemi yerini agroekolojik, organik ve onarıcı tarıma bırakmalıdır’’ dedi.

Zehirsiz Sofralar Platformu, insana ve çevreye zarar veren tarım zehirlerinin yasaklanması için çevrim içi Zehirsiz Kampanya başlatmıştı. Kampanyaya 166 bini aşkın kişi imza desteği verdi.

Platform'un açıklamasında şu ifadeler yer alıyor:

"Tarım ve Orman Bakanlığı, AB geçiş sürecinde 200'ün........

© Akdeniz Gerçek