Saç, Beden ve İktidar
AYLİN VARTANYAN - TALİN SUCİYAN
Güvenlik tehdidi sadece dışardakinin bakışından kaynaklanmıyordu. Kişinin kendi bütünlüğünü ve sınırlarını koruyamadığı noktada beden de bitlenme ile adeta bu duruma cevap veriyordu. Bu da saçların sıfıra vurulmasının bir diğer nedeniydi. Korumasızlığın, ölümün, kaybın sonu gelmeyen sürgün yollarında hayatta kalmanın en sıradan, en bilindik bedeliydi bitlenme.
Okul yıllarımızda bitlenmeyi, hepimizi terörize eden bir deneyim olarak hatırlıyorum (Talin). Bir parazitin kafamızda gezinmesi ve kaşındırması yetmiyormuş gibi bir de, neredeyse bitlendiğimiz için suçlanmak, dışlanmak, bitleri şeffaf kutulara koyup sergilemeye çalışmak gibi “yaratıcı” pedagojik yöntemler, uzun saçlı olmayı ya çok az kişinin sahip olabileceği bir ayrıcalık ya da bir lanet gibi yaşamaya mahkum ediyordu bizleri. Oysa ki hijyen koşullarının en gelişkin olduğu ülkelerin okullarında bile bit halen olur, ama çocukların saçları illa da kısa kesilmez, sıfıra vurulmaz.
Bitlenmenin bir ayrımcılık meselesine ya da saçların doğrudan müdahale alanına dönüşmesi ABD’de benzer bir şekillerde tezahür ediyor. Örneğin, genç bir üniversite öğrencisiyken (Aylin) Türkiye’den ABD’ye bir gidişimde bitlendiğimi fark edip üniversite hastanesine gittiğimde okul........





















Toi Staff
Gideon Levy
Tarik Cyril Amar
Stefano Lusa
Mort Laitner
Robert Sarner
Mark Travers Ph.d
Andrew Silow-Carroll
Constantin Von Hoffmeister
Ellen Ginsberg Simon