menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

İsrail (ABD)-İran Savaşı ve Ekonomik Etkileri

14 1
24.06.2025

Prof. Dr. Mustafa Durmuş – G7 Ülkelerinin (Kanada, Fransa, Almanya, İtalya, Japonya, Birleşik Krallık ve ABD) liderleri Kanada’da haziran ayının üçüncü haftasında bir araya geldiler.

Bu ülkeler dünya nüfusunun sadece yüzde 9,6’sını ama satın alma gücü paritesine göre küresel GSYH’nin yüzde 28’ini temsil ediyor (1990’larda bu yüzde 50 civarındaydı). (1) Bazı küçük ortaklarıyla birlikte Küresel Kuzey olarak da adlandırılan ve dünyayı yöneten emperyalist çekirdeği oluşturuyor.

Neyi tartışıyorlar ya da tartışmıyorlar?

G7 liderleri bu zirvede, kaçınılmaz olarak, İsrail’in İran’a saldırısının ardından hızlanan Orta Doğu krizini, Ukrayna’da devam eden savaşı, Rusya’ya daha fazla yaptırımı ve Ukrayna’ya silah sağlanması ihtiyacını, Trumpçı gümrük tarifeleri konusunda ne yapılması gerektiğini, artan savaş harcamalarına yer açmak için G7 devletlerinin çoğu tarafından yoksul ülkelere yapılan uluslararası yardımlarda yapılacak olan kesintilerin ne kadar olacağını ve bunların nasıl uygulanacağını ve Çin’e karşı nasıl bir ortak strateji uygulanacağını tartıştılar. (2)

Ayrıca haziran ayında bir toplantı daha olacak ve NATO ülkelerinin liderleri (ya da sözcüleri) Uluslararası Adalet Divanı’nın merkezi olan Lahey’de toplanacak. Burada da muhtemelen aynı sorunlar tartışılacak.

Yani, dünyanın meselelerine kendi emperyalist-kapitalist çıkarlarının korunması açısından bakan bu devletler, Orta Doğu coğrafyasının nasıl yeniden şekillendirilmesi gerektiğini tartışırken, gezegenin ve insanlığın karşı karşıya olduğu iklim yıkımı başta olmak üzere, bir dizi çoklu krizi (ekonomik kriz, ekonomik adaletsizlik, sosyal kriz, küresel yoksulluk gibi) gibi konuları ve İsrail’in Filistin’e yönelik olarak sürdürdüğü soykırımı unutturmaya çalışacaklar.

ABD, İsrail devletinin suç ortağı

Diğer taraftan, bu sorunları görmezden gelenlerin destekleriyle (başta ABD ve diğer NATO devletleri olmak üzere batının emperyalist devletleri) İsrail devleti, İran’a saldırdı ve bugüne kadar yüzlerce kişinin ölümüne neden oldu. Bu arada Filistin’e yönelik soykırım savaşını da hız kesmeden devam ettiriyor. İsrail tıpkı Ukrayna Devletinin ABD ve emperyalist Batı adına Rusya’ya saldırmasına benzer bir işlev görüyor ve Filistin’in (ve kısmen Suriye’nin) ardından İran’a saldırıyor. İran ise bu saldırılara sert bir şekilde karşılık veriyor.

Sonuçta şu ana kadar her iki taraftan yüzlerce masum sivil öldürülürken, atılan füzeler ve bombalar doğayı tahrip ediyor ve iklim yıkımını şiddetlendiriyor. Atılan füzelerle işyerleri yok edilen her iki ülkenin halkları (başta işçiler olmak üzere, esnaf ve zanaatkar ve çiftçiler) zor duruma düşerek açlık tehlikesiyle burun buruna kaldı.

Savaş ekonomik bir felakettir!

İsrail-İran savaşı yüzünden (azalan petrol üretimi ve artan riskler nedeniyle) ilk etapta dünyadaki petrol fiyatları artmaya başladı. Petrol (ve doğal gaz) fiyatlarındaki artışlar başta enerji ve temel gıda maddeleri olmak üzere, tüm hammaddelerin fiyatlarını artırıyor. Bu hammaddeleri ithalat yoluyla sağlayan Türkiye gibi ülkelerin ithalat faturası kabarıyor, ülke içinde bu fiyat artışlarının yukarı çektiği enflasyon artışı........

© Açık Gazete