Bir insan ve gazeteci nasıl özgürleşir?
Yaşanan tüm olumsuzluklara karşın, Türkiye’de halen geleceğe yönelik umutlar taşıyorsak, bunu en çok iki şeye borçluyuz… Milletvekili dokunulmazlığının sağladığı özgürlük ve kısıtlanmış da olsa, basın özgürlüğü... Her ikisinin kesişiminde yer alan ortak payda özgürlüktür…
Bir insan için en güvenli ve rahat yer anne rahmidir. Orada nefes almak, su içmek, yemek yemek bile gerekmez; gereksinimlerin tümü anne tarafından karşılanır. Göbek bağı kesildiğinde bebek, nefes alabilmek için ağlamak, karnını doyurabilmek için süt emmek zorundadır.
Göbek bağının kesilmesi özgürleşmenin sembolüdür ve gerçek anlamda özgürlük, hiçbir şeye göbek bağı ile bağlı olmamaktır. Hedefe ulaşılması güç bu yolda, önünüze her zaman dikenli yollar, aşılması çok güç engeller çıkar. İnsanların büyük bölümü, çeşitli mazeretler bularak, özgürlüklerinin önemli bölümünden vazgeçmeyi seçerler.
İnsanın düşüncelerinin özgür gelişebilmesinde erken yaşlarda aldığı eğitimin rolü büyüktür. 2006 yılında bir avukatın Danıştay'ı basarak Hâkim Mustafa Yücel Özbilgin’i öldürmesi ve bir uçak yüksek mühendisinin ‘apronda deve kesilmesi’ için fikir babalığı yapmış olması sonrasında Milliyet’te bir yazı yazmış, “küçük yaşlarda gördükleri ‘tek yönlü ve ezbere dayalı eğitim’e bağlı olarak gelişen ‘kalıcı beyin hasarı’ nedeniyle, bilimle iç içe olsalar........
© 9 Eylül Gazetesi
