menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

ŞAİR, ÇEVİRMEN MEHMET BARDAKÇI SESSİZCE VEDA ETTİ

10 1
26.06.2025

Edebiyat dünyasının değerli isimlerinden biri olan, İzmir/Torbalılı Şair, Çevirmen, Gazeteci Mehmet Bardakçı, 2 Haziran tarihinde Kuşadası Devlet Hastanesi’ne zatürre nedeniyle yatırılmıştı. Kıymetli Mehmet Bardakçı, ne yazık ki geçtiğimiz 15 Haziran günü hayata veda etti. Sessiz ve sitemsiz bir vedaydı sanki bu. Doğru dürüst bir haber bile olamadı ölümü. Aynı zamanda Torbalılı bir gazeteci olduğu, Büyük Torbalı Gazetesi’nde uzun yıllardır köşe yazarlığı yaptığı için, ölüm haberi sadece Torbalı medyasında yer aldı. Bir de Türkiye Yazarlar Sendikası’nın web sitesi duyurdu bu değerli üyesinin ölümünü.

Kim söylemişti, yazmıştı tam hatırlayamadım (Galiba Özdemir İnce Ustamızdı). Şöyleydi: ‘Bu ülkede şiir yazmak, bazen bir kuyuya gül yaprağı atıp, ses gelmesini beklemeye benziyor’.
Ben şimdi sonsuzluktaki Bardakçı’yı hiç tanımadım, arada edebiyat çevrelerinde adını duyardım. Ama Mehmet Bardakçı’nın ölümünün ardından geride bıraktığı bu ‘çaresiz öksüzlük hissi’, bu ülkede ‘şiirin yalnızlığı’nın bir sembolü gibi oldu. Özellikle bu nedenle Mehmet Bardakçı’nın sessiz sitemsiz vedası, çok derin bir hüzne neden oldu bende. Ruhu şad olsun, şiirlerini okudum tekrar. İyi bir şair olmasının ötesinde Bardakçı’nın övgüye değer bir çevirmenlik serüveni var. Birkaç çeviri şiir örneğini okuduğunuzda bunu anlayabiliyorsunuz.

TORBALI’DAN UĞURLANDI
Son yolculuğuna Torbalı Karakuyu Mahallesi’nden uğurlandı şair Mehmet Bardakçı. Edebiyat çevrelerinde mütevazı duruşu ile bilinen, değerli bir insandı. Şiirleri sağlamdı. Lirik ve duyarlı, derinlikli, yalın bir şiir serüveninin sahibiydi. Ölümü sonrasında yeniden okuduğum şiir çevirileri çok başarılıydı. Şiir çevirisi ustalık isteyen bir iş. Bir şair duyarlılığı taşıyan bu çevirilerin başarılı olmasının temel nedeni dil bilgisi kadar, Mehmet Bardakçı’nın şairliğiydi herhalde… “Edebiyatdefteri” başlığı altında kurduğu, kendi şiirlerini paylaştığı ‘blog’un hakkında bölümünü tıkladığınızda, Bardakçı’nın şu cümlesi ile karşılaşıyorsunuz:
“Halen kendi işinin esiri olan ve artık; Yaşam, yaşamı yakalayabildiğin an ve ötesidir. Geçmiş, dersi çıkarılmış bir rüzgarlık küldür... diyen biri...”
DİRENMEKTİR YAŞAMAK
Mehmet Bardakçı’nın “Direnmektir Yaşamak” adlı kitabında (Hayal Yayınları) yer alan bir şiiri, yaşamının özeti gibi:
“Göçebeyiz ketum sokak düşlerine
Al bir yama taşır asena, yalnızlık,
Ağlamak ve ölmek üçgeninden çıkışa
Adı yaşam

Savururuz sustukça kutsal terasta
An ölçeriz bin yıl kuşağından istisnaya
İçinden doru bir at geçer, terkisinde
Bin parça bir ayna,
Adı ömür”



ŞİİRLERİNDEN ÖRNEKLER
Mehmet Bardakçı’nın yaşamı konusundaki bilgiler de sınırlı. Tam bir yaşam öyküsüne ulaşamadım bir türlü. Belki de bu nedenle en güzeli, en sağlıklısı Bardakçı’yı şiirlerinden yansıyan yaşamıyla tanımak. İşte şiirlerinden örnekler:
Ödünç Sevmeler Durağı
Uzaklara alışığım
mekanım, ödünç sevmeler
durağı
umutsuz bekleyişlerin
ustası
gece sislerinin müdavim
gölgesi

Yakınlara uzağım
kulaklarımda, yokluğunun
ayak sesi
adaletin terazisinde
şaşkın müebbet delisi

Buranın yabancısıyım
tehlikeli suların ıslah
olmaz yalancısı
bir meczup yıldırıma
bin yıldır vurgun
yağmur damlası

Beyaz Güller
-Ali İsmail Korkmaz’a -

Mevsimsiz av yasağında
soyguna çıkar çakal
tenhaların efendisi olur
ağzında ezberi bozulmuş
sevinç nidası

lekeli sokak fareleri
sırça saray yankısında
savurur çürük kokulu
rüzgarı

kuytu köşelerde
kör köstebekler
saklanır korkaklığa

kimse susmasın
adı yok uysal aslanın
uçurum dört bir taraf

aykırı tufanlarda........

© 9 Eylül Gazetesi