Firari meşhur gizli tanık Türkiye’ye gelmek istedi!..
Ankara Emniyet Müdürlüğü’nde patlak veren “gizli tanık” skandalı üzerine Cumhur İttifakı’nın ortağı MHP Lideri Devlet Bahçeli’nin “hükümete darbe” olarak nitelendirdiği, İçişleri eski Bakanı Süleyman Soylu’nun adının da bolca geçtiği ve Bora Kaplan’ın 68 yıl hapis cezasına çarptırılmasıyla sonuçlanan davada birbirinden ilginç gelişmeler yaşanıyor, ama artık ilgilenen yok.
Örneğin “M7” kodlu gizli tanıkken yurtdışına kaçan ve kimliğini deşifre edip Bora Kaplan operasyonunu gerçekleştiren polislerin kendisinden bazı siyasilerin isimlerini vermesini istediğini öne süren, en son Macaristan’da yakalanıp tutuklanan Serdar Sertçelik hakkındaki INTERPOL arama kararı ve kırmızı bülten işlemleri kaldırıldı. Macaristan’a sığınma talebi kabul edildiği öğrenilen Sertçelik, itirazların görüşüleceği Ankara İstinaf 1. Ceza Dairesi’ne gönderdiği ıslak imzalı ve parmak izli dilekçeyle; hakkındaki tutuklamaya yönelik yakalama kararının kaldırılması veya bunun ifade almaya yönelik yakalama kararına çevrilmesi halinde 26 Haziran’da yapılacak olan duruşmaya katılabileceğini bildirdi.
Örneğin; Bora Kaplan ve davanın diğer sanıklarının soruşturmayı yürüten polisler hakkında yaptığı suç duyurusu üzerine açılan soruşturmada, davanın diğer gizli tanığı kod “Ü5” bizzat Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından deşifre edildi.
Örneğin; Bora Kaplan’ın “yakalama, arama ve el koyma tutanağında” gerçeği yansıtmayan ifadelerin yer aldığı ortaya çıktı.
Bunların hepsini sırasıyla açalım.
“M7” kodlu Serdar Sertçelik davanın hem “gizli tanığı” hem sanığıydı. Gizli tanık olarak mahkemede dinlenecekti, ancak firar etti. Firardan sonra da verdiği ifadeleri reddedip, polisleri suçladı. Bunun üzerine tanık koruma tedbiri kaldırıldı, hakkında kırmızı bültenle yakalama kararı çıkarıldı ve Macaristan’dan iadesi istendi.
Ancak davaya bakan Ankara 32. Ağır Ceza Mahkemesi; sanıklar ve avukatlarının tüm itirazlarına karşın Serdar Sertçelik’in gizli tanık sıfatıyla verdiği beyanları “delil değeri zayıflamış” olsa da “etkin pişmanlık” kapsamında verilmiş sayarak hükme esas aldı.
Serdar Sertçelik işte bunun üzerine geçtiğimiz Perşembe günü itirazların görüşüleceği Ankara İstinaf 1. Ceza Dairesi’ne avukatı aracılığıyla ıslak imzalı ve parmak izli bir dilekçe gönderdi. Sertçelik dilekçesinde özetle; “gerekçeli kararda üzerinden yapılan kurgu ve kabullerin tamamen gerçekdışı olduğunu”, gerek şüpheli sıfatıyla gerekse gizli tanık olarak alınan ifadesinde etkin pişmanlığa ilişkin en ufak bir beyanı bulunmadığını, ayrıca bu ifadeleri reddettiğini belirtip şunları kaydetti:
“Bu beyanların hükme esas alınmamasını resmi olarak avukatım aracılığıyla talep ettiğim halde hükme esas alınmasına anlam veremiyorum. Gizli tanık sıfatıyla alınan beyanım tamamen Emniyet’te hazırlandı ve cebren imzalatıldı. Savcı Mustafa Kaya huzurunda kesinlikle ifademe başvurulmadı, kopyala yapıştır yöntemiyle evrak düzenlendi. Ben daha Macaristan’da cezaevindeyken 32. Ağır Ceza Mahkemesi’ne mektup gönderdim. Ama nasıl oluyorsa bu mektubum kayıtlara geçmedi. Tutukluluğum sona erdikten sonra ikinci bir mektup daha gönderdim, bunun da kayıtlara geçmediğini gördüm. Bu nedenle bu üçüncü mektubu Türkiye’deki avukatıma ulaştırmak üzere Macaristan'dan........© 12punto
