menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Güneşin batışı

25 1
18.06.2025

Sanatın tüm bu diğer sanatlarla etkileşim içinde birlikte gelişebilmesi için elverişli bir ortamın bulunabilmesinin ne kadar da önemli olduğunu daima ifade ederim. Benim için ortam denilince sosyoekonomik koşullar ve sınıfsal dengeler gibi makro dengelerin değil aksine daha mikro diyebileceğimiz düzeyde etkili olabilecek kafe ortamı gibi küçük faktörlerin daha önemli olduğuna inanırım. hemen şaşırmayın ama 20. yüzyılda sanatın çeşitli dallarında modernin tanımını yapmaya başlayan Amerika’daki gelişmeleri, çöl ortamının kültürü besleyen gücünü anlamadan kavramak bence imkânsız.

Bir kafe kültürü var olmasaydı yeniliğe, gelişmeye elverişli ortam da olamayacağından, ne Paris’teki ne de Viyana’daki gelişmelerin olamayacağını düşündüğümden kafe kültürüne bu nedenle büyük önem veririm. Keza New Orleans şehrinin sunduğu canlı, önyargısız, eğlenceli ortam olmasaydı caz tarihi de belki hiç olamayacaktı. Yine klasik müzik dedikodusu, eleştirisi yapan yayıncılık da olmasaydı belki klasik müziğin gelişimi de bugünkü gibi olamayacaktı. Bu yüzden bir fikri, bir daldaki gelişmeyi anlatırken bunun yaşandığı ortamı karakterleriyle, dedikodularıyla detaylı anlatmaya hep özel önem veririm.

Geçmişe yolculukta, önemli Avrupa şehirlerinin koşulları yaratıcı insanların yaşadığı ortamlar olduklarından önemlidir. Paris ve Londra koşullarını kanalizasyon tarihini bilmeden anlamak bence imkansızdır . Amerika’da da yaratıcı düşünce........

© 10 Haber