Neden Kadınlar Burçlara Bizden Daha Fazla Tutkundur?
Hiç fark ettiniz mi?
Bir sohbette kadınlar tanıştıkları birine genellikle şu soruyla başlar:
“Burcun ne?”
Erkeklerse sorarsa bile, çoğu zaman dalga geçmek için sorar.
Oysa kadınlar bu soruyu içtenlikle, merakla, hatta sezgisel bir dikkatle yöneltirler.
Çünkü onlar için bu yalnızca bir astroloji meselesi değil; bir insan okuma biçimidir.
Biz erkekler analiz ederiz; kadınlar hisseder.
Belki de fark tam burada başlıyor.
Kadınlar, tarih boyunca doğayla, döngülerle, ritimle daha derin bir bağ kurdu.
Ay’ın evreleriyle ruh hallerini, mevsimlerle enerjilerini, yıldızlarla yönlerini hep bir şekilde ilişkilendirdiler.
Astroloji de işte o içsel sezgiyi sembollerle anlamlandırma biçimi.
Erkekler için gökyüzü bir “gözlem alanı”, kadınlar içinse bir “duygu haritası”.
Biz veriye, mantığa, nedene tutunuruz; onlar enerjinin yönünü, duygunun niyetini hisseder.
Bu yüzden kadınlar burçlara inanmak için değil, anlamak için yönelir.
Bir insanın karakterini, niyetini, duygusal ritmini anlamanın yollarından biridir bu.
Bir kadın için “Burcun ne?” sorusu, “Beni anlayabilir misin?” sorusunun başka bir biçimidir.
Ben de eskiden bu konulara mesafeliydim.
Burçlar, gezegenler, Merkür’ün retrosu…
Hepsini hayatın mistik süsleri........





















Toi Staff
Gideon Levy
Tarik Cyril Amar
Stefano Lusa
Mort Laitner
Robert Sarner
Andrew Silow-Carroll
Constantin Von Hoffmeister
Ellen Ginsberg Simon
Mark Travers Ph.d