menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Devleti yönetenler milletlerine güven vermek istiyor olsaydı…

27 0
09.08.2025

Bugün affınıza sığınarak bu köşede bir spekülasyona, hatta bir nevi komplo teorisine yer vereceğim.

Beni tanıyanlar, bu köşeyi sürekli okuyanlar bilir: Komplo teorileriyle işim olmaz, en fazla dalga geçmek için bu teorilere yazılarımda yer veririm. Ama bugün, oturduğum yerden akıl yürüterek kendim de bir komplo teorisi ürettim. Yaptığımdan memnun değilim ama sizinle paylaşacağım.

Sahte diploma skandalı ile ilgili haberleri günlerdir okuyorsunuz. Bir yanda ortada somut şeyler var: Bu konuda bir çete ortaya çıkartıldı, çete hakkında Ağır Ceza Mahkemesinde dava açıldı, elde iki tane iddianame var.

Çok kabaca özetliyorum: Çete, öncelikle devlet kurumlarının bilgisayarlarına sızmanın bir yolunu bulmuş ve sızmış. Sadece sızmakla kalmamış, şu veya bu yolla en azından 44 kamu görevlisinin onlara özgü ve biricik olması gereken elektronik imzalarının “klon”larına da sahip olmuş.

Hem bilgisayarlara sızıp hem de yapılan işlemleri resmileştirici e-imzalara sahip olunca da başlamışlar devletteki kimi kayıtları değiştirmeye.

Yaygın olarak bildiğimiz, atanması mümkün olmayan kimi kişileri öğretmen olarak atamış, işe başlatmışlar örneğin. Bu kişilerden bir bölümü yakalanmış, onlar içinde Milli Eğitim Bakanlığına bunca zaman aldıkları maaşları iade edenler vs var.

Bir başka yaygın bilgi, yakın zamanda hukuk fakültesi mezunu olup örneğin 6 Şubat 2023 depreminde ölen kimi kişilerin diplomalarını alıp başka kişilerin adına düzenlemişler, yani sahte hukuk fakültesi diplomaları dağıtmışlar. Bildiğimiz şu ana kadar 14 kişinin avukatlık ruhsatının iptal edildiği.

Ama mesele sadece hukuk fakültesi diplomasıyla sınırlı değil. Mühendislik diplomaları, sosyoloji, tarih bölümü vs pek çok alanda üniversite diplomasını hak etmeyen kişilere vermiş çete, onlar da almış ve bu diplomaları bazen kamuda işe girerken, bazen de sırf gösteriş amacıyla kullanmış. En çarpıcısı, müteahhitlik şirketi sahibi olan, zaten baraj vs ihaleleri alıp baraj inşa eden bir iş insanının kendine sahte inşaat mühendisi diploması edinmesi. Bu diploma gösteriş için, yoksa işini yaparken diplomaya ihtiyacı yok.

Sürücü ehliyeti sahibi herkes biliyor; bu belge için önce bir yazılı sınava giriyorsunuz. Aslında son derece basit, basılı kitaplarında soru ve cevap örnekleri bolca bulunan bu sınavda 100 üzerinden en az 70 alınması gerekiyor ve bana soracak olursanız okuma yazması olup okuduğunu anlayan herkes bu sınavı rahatlıkla başarabilir. Ama görüyoruz, yıllardır bu basit sınavda kopya çekmek için olmadık elektronik düzenekler hazırlayan birileri yakalanıp duruyor. Şimdi anlıyoruz ki, bu basit sınavı geçemeyenlerin notlarını da yükseltmiş çete. Yani miktarını bilmediğimiz kadar sahte ehliyet de var ortada.

Milli Eğitim Bakanlığı onaylı kurslardan verilen ve bakanlık tarafından tescil edilen çıraklık-ustalık belgesi gibi belgeler de hazırlamış çete.

Öğretmen atama listelerine sızıp bu listelerde değişiklik yaptığına dair bir şüphe var. Ve başka bir sürü şey var, hepsini sıralarsam yerim yetmez, konuyu zaten anladınız.

Şimdi bu çeteyle, daha doğrusu iddianamelerdeki........

© 10 Haber