Eksiklik ve Telafi: Dijital Çağın Maskeli Balosu
‘Protez’, fiziksel bir uzvun eksikliğini veya işlev kaybını telafi eden yapay bir araçsa, ‘Ruhsal Protez’ içsel (manevi) bir eksikliği –sevgi, saygı, güven, aidiyet, anlam, özgüven…- yapay bir dışsal unsurla telafi etme çabası.
Bunca ego savaşı, kent sokaklarında karşımıza çıkan öfke, duyarsızlık, kibir, küstahlık, gösteriş, saldırganlık, özgüven patlaması, aşırı tüketim ya da her yerde rastlanan “mış gibi” yapma hâlleri, aslında ’kolektif bir ruhsal protez’le yaşamaya çalışmanın tezahürleri.
Kimse çıplak gerçeğini taşımak istemiyor.
Onun yerine bir zırh, bir oynanacak sahne, bir filtre, bir persona… bir ruhsal protez aranıyor.
Ruhsal protez, gerçek benlik ile sunulan benlik arasındaki farkı yaratıyor.
İnsan bazen ‘göründüğü kişi’ olabilmek için ‘olduğu kişi’yi bastırır.
“Ruhsal bir protezle yaşamak” diye anlatmaya çalıştığım tam da bu:
Sahici olmamak ama kendine verdiği bir biçimle toplum içinde ‘bir beğenilen” olabilmeyi denemek.
Modern birey için kendin olmak, içten gelen bir yolculuk olmaktan çıktı çünkü. O artık bir ‘tasarım süreci’.
İnsan, o tasarıma uygun olarak ‘öyle biri olması gerektiğini’ düşünüp öyle görünmeye çalıştıkça, öz’ün yerini bir ‘sunum’ alıyor.
Ama neyi örtmeye çalışıyoruz?
Yanlış hayatları mı?
İç boşluğunu mu?
Kaybolmuş biri olmayı mı?
Bir yararsızlığı mı?
Acıyı mı?
Güncel bir vaka üzerinden konuşursak, Jeff Bezos yalnızca evlenmedi.
Eksiklerini........
© 10 Haber
