RAPSODİ
Baba, her zaman sadece baba'dır.
Bu nedenle insan aynı evde kiminle, nasıl bi adamla beraberce yaşadığını fark edemez.
Ve babalar ölüp gider göz açıp kapayana değin.
***
Bilemedim şu söz bana mı aitti, başka birinden mi çalmış'mış yüreğim;
''Babalar erkenden ölmek için vardır''.
***
Daha bebecikken gözlük takmam icap etmiş. Gayet doğal olarak ''Bana ne bana ne, takmayacam işte'' diye zırlamışım, hiç anımsamıyorum tabi bu kısmı.
Başkası olsa oyuncak alır, giysi alır, ne bileyim çukulata alır di mi? Babam beni eve pikap alarak "kandırmış".
Geriye dönüp bakıyorum şimdi sulu gözlerle; o güzel adamdan geriye kalan plaklar hep klasik batı müziği. Romen bilmemne fantezisi, Macar falanca rapsodisi vb vb...
Bense ilkokuldan beri hep Erol Evgin, İlhan İrem, Alpay, Tanju Okan vb 45'likler almışım / aldırmışım.
***
Daha ilkokul 1'deydim arkadaş! Mandolin hocası getirdi eve.
Ben neden mandolin çalıyorum yahu diyemedim, mesela neden piyano diğil diye soramadım? Demek öyle uygun görmüş, hiç müzikten anlamaz sandığım babam.
Nur içinde uyusun Mehmet Taşpınar öğretmenim.
Sayesinde 7 yaşımdan beri solfej biliyorum. Armoniden anlıyorum.
***
Ortaokuldaydım.
Ahmet Başaran ustamdan bağlama dersi almaya başladım birden.
Ben neden bağlamaya geçtim? Kime soracam? Bu kararı........
© Yeşilgiresun
visit website