Avro-Almanya Parlaklığını Kaybediyor
Osmanlı İmparatorluğu’nun “Şimal Ayısı” Rusya ile çekişmeleri tarihimizde iyi bilinir ama Almanlarla çekişmeleri pek bilinmez.
Osmanlı, uzun yüzyıllar boyunca Almanlarla çekişmiştir. Almanlar dediğimizde ise, bugünkü Almanları değil, Kutsal Roma-Germen İmparatorluğunun 300 küçük prenslikten oluşan Almanya’sını anlamak gerekir.
Bu prensliklerin içinde en önemlisi Habsburgların başında olduğu bugünkü Avusturya’dır. Avusturya ile 16. ve 17. Yüzyıllardaki çatışmalar, İki Viyana Kuşatmasına neden olmuştur. O dönemde resmi tarih anlatımızda yer alan bir ibare, bu durumu en güzel şekilde özetler: 1606 tarihli “Zitvatoruk Anlaşması ile Osmanlı Sadrazamı, Avusturya İmparatoruna eşit olacaktır.”
Bizde 2. Viyana Kuşatması, Batı’da ise Uzun Türk Savaşları olarak bilinen 1683-1699 yılları arasındaki savaşlar neticesinde Osmanlı adım adım geri çekilmiş, Avusturya ise Osmanlı’nın aksine büyüyüp güçlenmiştir. Balkanlar ve Osmanlı üzerindeki Avusturya etkisi bu dönemde ortaya çıkmaya başlamış, başta iktisadi etki olmak üzere, bu etki Osmanlı coğrafyasının her noktasında hissedilmiştir.
Roma-Germen İmparatorluğunun içindeki en güçlü yapı olan Avusturya’nın Prusya tarafından 1866 yılında yenilmesi ve Alman Birliğini ünlü Prusyalı Şansölye Bismarck’ın deyimiyle “kan ve demirle” sağlanmasının ardından Almanya, Roma-Germen İmparatorluğunun kalıntılarından doğan modern bir devlet olarak tarih sahnesine çıkmıştır.
Bismarck’ın uzun ve basiretli şansölyelik yıllarında Almanya, Avrupa güçler dengesinin ana belirleyicisi olmuştur. Almanya’da II. Wilhelm’in başa geçmesiyle Almanya Bismarck’ın sağduyulu politikalarından uzaklaşmış, “Dünya politikası - Weltpolitik” denilen bir........
© Yeniçağ
visit website