Kamalizm’i de ikmal ettik Elhamdülillah
Uzun uzun anlatacak değilim. Kısadan söyleyeyim: Bugün Türkiye’yi a noktasından b noktasına selamet içerisinde, toplumsal barış içerisinde, bir arada yaşama kültürü içerisinde götürmek isteyen her sağlıklı politik hareketin tek, bir tek ajandası olmalıdır: “Bir akıl dışılık ideolojisi, bir akıl tutulması olan Kamalizm’i bertaraf ederek Türkiye’ye temiz, ışıklı, tehlikesiz bir sayfa açmak.”
Niçin böyledir bu? Çünkü Kamalizm bir oligarşik tiranlık biçimidir. Türkiye’nin bütün noktalarına, adına “Türkiye’yi durdurmak” diyebileceğimiz şekilde sirayet ederek memleketi “biz ve ötekiler” şeklinde karpuz gibi bölmüştür. Kendisine düşen dilimin getirdiği konforla kendisine benzemeyen herkesi ve her şeyi yerle yeksan etme yoluna gitmiştir.
Bugün Türkiye’de Anadoluların, düşük gelirlilerin, Kürtlerin, Alevilerin, Sünnilerin, azınlıkların, köylülerin yaşadığı bütün “ontolojik sıkışmalar”ın icat edicisi de, müsebbibi de, sürdürücüsü de Kamalizm’dir.
Bu, burada bir durmasın. Bunu biraz geliştirelim.
Yönünü İngiliz odaklı emperyalist tecrübenin emir ve talimatlarına dönmüş, Türkiye’yi hem içeride hem de dışarıda bütün iddialarından vazgeçirmiş, mübarek ve muhteşem Kurtuluş Savaşı’mızda birlikte hareket ettiği tüm toplumsal kesimleri kazıklamış, Türkiye’nin tutulabilecek bütün köşelerini tutmuş, modernleşmeden naylon çorapla Cumhuriyet balosunu anlamış Kamalizm, arkasına sığındığı Mustafa Kemal kartıyla toplumu lal etmiş, canı her istediğinde seçimle gelmiş iktidarları darbeyle devirmiş, ekonomiyi ve toplumsallığı gönlünce dizayn etmiş bir saçmalıktır.
Dümdüz, apaçık konuşmak gerekirse 23 yıldır AK Parti’nin bu akıl........
© Yeni Şafak
visit website