İyilik dünyaya hayat verecek!
Yeni dünya iyiler ve kötüler diye ikiye bölünüyor hızla. Tanımlamak ya da ayrıştırmak için kullandığımız diğer bütün kavramlar ikincil hale gelmiş durumda. Artık iyiler ve kötüler ve belki çemberi daha da genişletirsek iyilerden yana olanlar kötülerden yana olanlar var. Terör devleti israil, bir yandan tarihte görülmemiş zulümler işlerken, bir yandan da hiç istemeyeceği bir başka şeyi yapmış oldu; kötülüğü, yıllardır üstü el çabukluğu, algı oyunları ve medyatik hokkabazlıklarla örtülen katıksız kötülüğü herkesin fark edeceği, teşhis edebileceği biçimde açığa çıkardı. Hem de bir daha asla üstü örtülemeyecek biçimde…
Hepimizin içinde, bizi kötülüğe doğru çeken bir şeyler var, onlarla başa çıkabildiğimiz oranda ‘insan’ olmaya yaklaşıyoruz. Yani içimizde kötülüğe dair bir şeyler olması bizi doğrudan kötü yapmıyor, bunun için yine içimizde potansiyel olarak bulunan iyilikten az ya da çok uzaklaşmamız gerekiyor. Temel yönelimimizin, yani istikametimizin ne tarafa doğru olduğu önemli… İstikametimiz iyiliğe doğruysa iyiliklerimiz çoğalıyor ve içimizde çoğunluğu sağlayarak bizi ‘iyi insan’a yaklaştırıyor, aksi olursa da içimizdeki ‘kötü insan’ bu mücadeleyi kazanıyor. İstikametimiz iyiye doğruysa zaman zaman kötülüğe meyletsek de bu........
© Yeni Şafak
visit website