Aklıselim göreve!
Ülkemizde önemli sayıda sığınmacı var, bunların yine önemli bir kısmı da Suriye’deki savaş ortamından kaçarak ülkemize gelen insanlar… Geçen asırda Osmanlı sancağı altında beraber yaşadığımız, aynı milletten olduğumuz topluluklar… Can ve mal emniyeti olmadığı için ülkelerini terk ederek bizim ülkemize hicret ettiler. Halen büyük sıkıntılar yaşıyorlar. Ülkemizde işini gücünü tutanlar oldu. Yakın zamanlarda durumun bir nebze sakinleşmesi sebebiyle ülkelerine geri dönenler oldu. Son araştırmalara göre 3 ila 3,5 milyon civarında sığınmacı halen ülkemizde bulunuyor. Aralarında her sosyal kesimden insan var doğal olarak. İstisnai olarak birtakım istenmeyen davranış biçimleri, adli hadiseler de ortaya çıkabiliyor. Ancak bunların sayısı bizim toplumumuzdaki benzer eğilimli insanların sayısından daha fazla değil, hatta daha az olduğu ifade ediliyor. Yani sığınmacıların toplumsal düzeni bozacak ekstra bir durumları yok, herhangi bir toplulukta rastlanabilecek yanlışlar, istatistik olarak ortalamanın altında yaşanabiliyor. Yani asayiş bakımından anormal bir tablo görünmüyor.
Rakamsal gerçekler bu serinkanlı tabloyu ortaya koymasına rağmen, sığınmacı konusunda her gün medyada, özellikle de sosyal medyada fırtınalar koparılıyor. Bu gidişatı siyasi geleceğine yatırım olarak gören birtakım siyasi unsurlar bu ırkçı ve ötekileştirici dalgaları teşvik ediyor, hatta kitleleri bu yönde kışkırtıyor. İtiraf etmek gerekir ki bu yolda epeyce mesafe de aldılar. Artık bizim sosyal mayamızda olmayan bu ırkçı/ötekileştirici eğilimlerin toplumsal tabanda belli bir........
© Yeni Şafak
visit website