“Öteki yıldönümü... Ve savaş esirlerini taşıyan son otobüs...”
Kostas Venizelos/Fileleftheros- In-Cyprus
(2010’lu yıllardan bu yana 29 Ekim tarihi, Kıbrıslırumlar için “Kayıplar Anısına” tesis edilmiş bir gün olarak anılıyor... Bunun nedeni, savaş esirlerinin değiş-tokuşunda, savaş esirlerini taşımakta olan en son otobüsün 28 Ekim 1974’te Kıbrıs’ın güneyine geçmesi idi. O tarihten sonra başka herhangi bir esir değiş-tokuşu yapılmadı. Böylece o tarihten sonra Kıbrıs’ın güneyine dönemeyenler, “Kayıp” addedildi... Tıpkı bir zamanlar 1963’lerin esir değiş-tokuşları sona erdiği zaman, esir değiş-tokuşunda geri dönmeyen Kıbrıslıtürkler’in de “kayıp” edilmiş olduğunun sevdikleri tarafından anlaşılması gibi... Fileleftheros gazetesinden Kostas Venizelos’un gazetenin İngilizce yayın yapan “in-cyprus” haber sitesinde yayımlanan 28 Ekim 1974 sonrası yaşananlarla ilgili yazısını, okurlarımız için özetle derleyip Türkçeleştirdik. S.U.)
Dün pek çoğu için uzak ve unutulmuş olan bir başka yıldönümü idi... 28 Ekim 1974 tarihinde en son esir değiş-tokuşu gerçekleştirilmişti. 50 sene önce o gün, Lefkoşa’daki Otelcilik Enstitüsü resepsiyonuna son Kıbrıslırum savaş esirlerini taşıyan son otobüs varmıştı...
Hiç kuşkusuz o an bazıları için sevdiklerinin esir değiş-tokuşunda geri dönme umutları sönecekti... Pek çok aile için o gün, kendi kayıplarını arayacakları cefalı ve uzun yolculuğun başlangıç günü olacaktı. O günden sonra tuttukları fotoğraflar hiç aşağı “indirilmeyecekti”... Serbest bırakılmış esirleri artık sorgulamaktan vazgeçip her yere koşuşturmaya ve umutlarını canlı tutacak bilgi ve gerçeği aramaya girişeceklerdi...
OTELCİLİK ENSTİTÜSÜ’NDE YAŞANANLAR...
Fileleftheros gazetesinin 29 Ekim 1974 tarihli sayısında o günü hatırlayanları bile geçen zamana karşın yaşanan trajediye dair sahnelerin tarifi etkiliyor... Gazetenin yazısında, “Dün Lefkoşa’daki Otelcilik Enstitüsü’ne gidenlerin pek çoğu kalplerinde bir hafiflik hissederek oradan ayrıldılar... Kaderlerinde sevdiklerinin serbest bırakılması vardı ve sevdikleriyle birlikte oradan ayrıldılar... Otelcilik Enstitüsü’nde muhteşem neşe sahnelerine tanık olduk... ancak nihayetinde, boğazımızda bir düğüm ve kalplerimizde acıyla ayrıldık oradan. Çünkü bizden başka analar, kardeşler, nişanlılar, eşler ve babalar titrek adımlarla çıkışa doğru yürümekteydi... Dün de sevdikleri geri dönmemişti... Tek istedikleri şey evlerine dönmek, kendilerini küçük bir odaya kapatmak ve yabancılardan uzakta üzüntülerine boğulmaktı...”
ELLERİNDE BİRER FOTOĞRAFLA, “ONU GÖRDÜNÜZ MÜ?” DİYORLARDI...
“Üzüntünün vurduğu tüm bu insanlar binlerce kayıp şahsın yakınlarıydı, esir değiş tokuşları işin Otelcilik Enstitüsü’nde ellerinde birer fotoğrafla gelmişlerdi ve titreyen dudaklarından tek bir soru dökülmekteydi: Onu gördünüz mü?
Dün yeniden oraya gitmişlerdi ama bu sonuncu kezdi – kalplerinin derinliklerinde artık fotoğrafı gösterip o soruyu sormayacakları umudu taşıyarak gitmişlerdi oraya son kez... Bir kenarda durdular ve ilk otobüs geldiğinde otobüsten inen esirlere odaklandılar, kalp çarpıntılarını ve hiç durmaksızın akıp giden gözyaşlarını zaptetmek için mücadele ederek... Umut, onları ayakta tutan tek şeydi...”
KLİRİDİS-DENKTAŞ ANLAŞMASI...
Başka haberlerde ise o günlerde yüzbaşı olan Andreas Fotiadis’ten, APOEL futbolcusu Takis Andoniu’dan bahsediliyordu. Türkiye’nin hapishanelerinde, takım arkadaşlarının savaş esnasında öldürüldüğünü işitmişti. O gün 251 Kıbrıslırum serbest bırakılmıştı. 28 Ekim 1974 tarihine kadar, Kliridis-Denktaş anlaşmaları çerçevesinde 2,448 Kıbrıslırum ile 3,319 Kıbrıslıtürk serbest bırakılmıştı. Serbest bırakılan Kıbrıslırumlar’dan 550’si, işgal altındaki bölgelerdeki evlerinde kalmayı seçmişlerdi, 84 Kıbrıslıtürk de özgür bölgelerde kalmayı seçmişti. Anlaşma, daha az sayıda Kıbrıslırum ve daha çok sayıda Kıbrıslıtürk’ün serbest bırakılmasını öngörmekteydi.
KAYIPLAR KONUSU, KANAMAYI SÜRDÜREN AÇIK BİR YARADIR...
Son esir değiş-tokuşu, kayıp şahıslar konusunun tam olarak “açılışı” demek oluyordu. Deklare edilmemiş ve geri dönmemiş olan savaş esirleri, uzun bir kayıplar listesine kaydedilecekti. Aileleri zor ve çetin bir mücadeleye girişecekti, onları bulmak için verilen zorlu bir mücadeleydi bu. Devlette o günlerde bazı askerlerin ifadeleri vardı, neler görüp duyduklarına dair bu ifadelerdeki dosyalar hala devlettedir. Bazı dosyalar günümüze kadar........
© Yeni Düzen
visit website