menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Müthiş sorular ve muhteşem yanıtlar!

2 1
01.08.2024

nesedoster@yahoo.com

YAZI ARŞİVİ

İlkokuldan üniversiteye kadar öğrencilik yıllarımda olsun, eğitimci ve yönetici olarak çalıştığım kurumlarda olsun hep müthiş sorulara ve muhteşem yanıtlara ilgi ve hayranlık duyan biriyim. Bunun altında yatanın bilgi birikimi, entelektüel kimlik, pratik zekâ, hazır cevaplılık ve alt yapı olduğunu kabul eden biriyim. Bu nedenle soruyu sorana da, yanıtı verene de hep hayranlık duymuş, notunu yükseltmiş, farklı bir bakış açısıyla iz bırakanlar listeme ilave etmişimdir. Konunun tanıkları vardır ve çoktur…

Yaratıcı yazarlık, tiyatro tarihi, Devrim tarihi derslerinde ve etkili iletişim eğitimlerinde bazen ders bitince serbest konulara dalıp, ilgi alanlarını, başka konulara vakit ve bütçe ayırıp ayırmadıklarını anlamak adına sorulara geçince derslere ilgi göstermeyenlerin bile sıra bu konulara gelince susmadıklarını ve daha çok keyif aldıklarını çok gördüm.

Bunun son örneğini ise geçen hafta yaşadım. Yerel yönetimlere verdiğim eğitimin sonunda serbest saate geçince “konuyu siz belirleyin” soruma eğitime katılanlar ağız birliği etmişçesine “mutluluk ve mutsuzluk” başlıklarını tartışalım demezler mi? Belli ki seçilen başlık manidardı, yaşadıklarını ve beklentilerini yansıtacaklardı. Tartışmaya başlar başlamaz arka sıralardan bir el kalkarak Nazım Hikmet’in; “Sen mutluğun resmini yapabilir misin Abidin!” şiirinden dizeler okudu. Bir başkası “günümüzde mutluluğun değil, ancak mutsuzluğun resmi yapılabilir” dedi. Bir diğeri “mutsuzluğun siyah beyaz resmedileceğini, mutluluğu çizmeye ise tuval ve boyaların........

© Tanyeri Haber


Get it on Google Play