Kürt'e pusu
Diğer
04 Nisan 2024
Yorgun yüzünde kırçıl sakalları, başında kefiyesi, yüreğinde birikmiş öfkesi vardı.
Yıllar yılı susturulmuş, hor görülmüş, iradesi yok sayılmıştı.
Kızgındı.
Önündekine doğru hamle yapıyor, parmağını sallıyor, o birikmiş öfkesiyle bağırıyordu:
"Konuş, sen nerelisin!?"
Besbelli oralı değildi adam. Lâkin buralıydı. Bu ülkenin insanıydı.
Emir komuta zinciri içinde harekete geçmiş; kimlikleri, nüfus kayıtları derlenmiş, nasıl olmuşsa yüzlercesinin ismi aynı sokakta, tek bir adreste birleşmiş, aynı seçmen listesinde hizaya dizilmişlerdi.
Şimdi ise oy verme günü, bir seçim sandığının önünde rap rap sıradaydılar.
Hâlbuki bir gün önce ya bir savaş uçağının kokpitinde göklerde uçuyor veya bir dağ başında; kafasında miğfer, elinde silah, üstünde üniforma, parmağı tetikte; kibirli ve mağrur poz veriyordu.
Şimdiyse söyleyecek sözü yok, başı eğik, kalbi ezik.
Susuyor…
Ve "düz ovada siyaset yapma" şansını sınayan Kürt yurttaş, iradesine kurulmuş pusunun farkında, öfkeyle parmağını sallıyor, bağırıyor:
"Konuş, sen nerelisin!?"
Yazının başlığı, Kürt'ün düzde siyaseti sınaması, olacaktı.
Ancak, değerli bir tarihçi/yazar dostumun X'te paylaştığı Çetin Altan'ın ünlü sözünü görünce vazgeçtim.
"Doğuda pusu kurulur, batıda düello yapılır" demişti merhum.
Okuyunca gülümsedim.
Pek âlâ bunu, "Kürt'e pusu kurulur, Türk'le seçim yapılır" gibi anlamak da mümkün.
Buğusu üzerinde seçimler, Kürt'ün düzde siyaseti sınamasında son merhaleydi.
Öyle ya, devletin anlı şanlı büyükleri, "dağda silahla dolaşmaktansa düz ovada siyaset yapmayı" tembihlemişti Kürtlere.
Gerçi kendileri düzde siyaset yapmayı, adam kaçırıp fidye istemek, mala çöküp, mafya ve uyuşturucu işlerine bulaşmakla karıştırmıştı ya, olsun, yine de tecrübeli bir devlet yöneticisiydi, kulak tıkamak olmazdı.
Nitekim söz dinleyip denediler. Düştüler yola, düzde boy verdiler. Çalıştılar, çabaladılar, ovada çoğalıp umutlandılar. Böylece siyaset yapmayı öğrendiler.
Lâkin hep pusluydu düzün yolları, hile ve aldatmalarla doluydu; korku ve yasaklar vardı,
hapis vardı o yollarda. Kayyım vardı, kıyım vardı, olmadı, kanun hükmünde kararnameler vardı. Kırt olmaktan sıyrılıp Kürt olmaya yeltendiklerinde, milletin........
© T24
visit website