menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Dr. Gönül Tanır’ı kaybettik

212 4
17.04.2024

Diğer

17 Nisan 2024

Dr. Sami Ulus Çocuk Hastanesi’nin emekçilerinden, 1986-1995 yılları arasında o hastanede başka bir dünya yarattığımız arkadaşlarımızdan, gerçek gönül insanı, Doç. Dr. Gönül Tanır’ı (zalim düzen onu muhalif olduğu için profesör yapmamıştı) bugün aniden kaybettik. Akşam vakti, Dr. Sami Uluslu’lar grubuna yazılan mesajdan öğrendim bu acı ve beklenmeyen haberi. Arkadaş ölümü haberi almak her zaman başkadır; derinden yaralar insanı. Önce, çok uğraştı her şey için, çok yük çekti. Bu dünyaya fazla bir insandı. Bunca kötülük içinde didindi durdu diye düşündüm. Sonra, geçen yılın sonunda Ankara’ya gidişimde onu göremediğime hayıflandım, kendime kızdım.

Son zamanlarda, Dr. Sami Ulus Çocuk Hastanesi kapanıp, birden emekli olunca çok içine kapandığını duyuyordum ama böyle apansız gideceği hiç aklıma gelmemişti. Dr. Sami Ulus Çocuk Hastanesi kapatılıp, Etlik Şehir Hastanesi’ne taşınmaları gerektiğinde “Evimden çıkmak ağır geliyor; taşınıp, bir kulede, bir kat olmak da çok ağır geliyor. Bu taşınma bizim için zulüm” demişti ve zaten hemen arkasından emekli olmuştu.

Bizim, yani 1980 öncesinin yaralarını ve tabi inançlarını, azmini taşıyan, içinde Gönül’ün de olduğu 15-20 kişinin yolları, 1980’lerin ikinci yarısından itibaren bir şekilde Dr. Sami Ulus Çocuk Hastanesi’nde kesişmişti. Zaman, “Ne geçmiş tükendi ne yarınlar/Hayat yeniler bizleri/Geçse de yolumuz bozkırlardan/Denizlere çıkar sokaklar” zamanıydı. Arka balkonları Çinçin Bağları’nın yoksul gecekondularına bakan bu hastaneyi çok sevmiştik ve orayı evimiz gibi görmenin ötesinde içimizde çağıldayan ideallerimizin, gençliğimizin merkezi yapmıştık. Çocuk asistanlığı o yıllarda çok zordu ve bizler bir gecede 20 yenidoğana kan değişimi yapma, enfeksiyon servisinde 10’dan fazla menenjit yatırma gibi rekorlar kırardık. Çok çalışırdık, öğrenme tutkusu ile doluyduk, çok arkadaştık, çok severdik, çok mücadeleciydik, çok eğlenirdik, çok coşkuluyduk, öğle aralarında Ertuğrul’un gitarı ile Joan Baez ve Yeni Türkü şarkıları söylerdik; en çok “olmasa mektubun” şarkısını severdik. Eğer sonraki kuşakları da etkileyen bir Dr. Sami Ulus ruhu varsa, o dönemde hastanede yarattığımız “başka bir dünya” rüzgarının etkisi vardır bunda. Sonra zaman geçti, asistanlığımızı, yan dal asistanlığımızı bitirdik ve bir çoğumuz çeşitli üniversitelerde çalışmaya başladık. Gönül ve birkaç arkadaşımız Dr. Sami Ulus’ta kaldı ve oranın geleneğini sürdürdü.

Gönül içimizdeki en naif, sözünü sakınmayan, belki........

© T24


Get it on Google Play