menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

İzmir’in levanten köşkleri (2): Bornova ve Villa Levante Oteli/Zipcy Evi

29 27
yesterday

Diğer

T24 Haftalık Yazarı

02 Şubat 2025

İki hafta önce başladığım bu yazı dizimin ilk bölümü tahmin ettiğimden daha fazla ilgi çekti. Beni arayanlar, bana yazanlar arasında bulunan Mark Giraud, kendisinin Levantenler arasından İzmir’e en erken yerleşen ailelerden Giraud ailesinin 10. neslinin üyesi olarak Bornova’da yaşamını devam ettirdiğini belirtti. Aynı zamanda bana kendisinin oluşturduğu harika bir hazine sundu. Aşağıda fotoğrafını gördüğünüz haritada Bornova’da mevcut ya da kaybolmuş Levanten köşklerinin ve önemli nirengi noktalarının yerleri işaretli.

Bu aslında aktif bir harita. Aşağıda bağlantı adresini de verdiğim orijinalinde bilgisayarınızın işaretçisini görünen mavi noktalardan herhangi birinin üzerine getirirseniz, orada bulunan binanın ya da sokağın adı ve eski fotoğrafı görünüyor. İzmir’in tarihine büyük katkı!

Mark Giraud ile mesajlaşmalarım beni ayrıca onun verdiği bir bağlantı adresinden hareketle diğer, çok önemli bir kaynağa götürdü. Bu vesile ile merkezi Londra’da bulunan ve çok uzun yıllardır Levantenler hakkında sanırım en derin araştırmaları yürüten, Levantine Miras Vakfının (Levantine Heritage Foundation - LHF) aşağıda adresini verdiğim portalına ulaştım.

Binlerce sayfadan, fotoğraftan, vs. oluşan inanılmaz bir kaynak! Vakıf, amaçlarını şöyle açıklamış:

“17. ve 20. yüzyıllar arasında eski Osmanlı İmparatorluğu tarafından kapsanan Levant bölgesindeki toplulukların miras, sanat ve kültürlerinin araştırılmasını, korunmasını ve eğitimini teşvik eder.”

Devamında, Levant bölgesindeki birçok kozmopolit topluluğun dünyanın dört bir yanına dağıldığına değinerek, Levantine Miras Vakfı'nın, gelecek nesiller için bu toplulukların tarihlerini ve miraslarını incelemek ve geliştirmek için bir araya getirdiğini belirtiyor. Vakıf dünya çapında üye ve iştirakçilerden oluşan bir ağa sahip ve Levantenlerin şimdiki çocukları tarafından sürekli gelen bilgi ile besleniyor. Dikkatli bir araştırma ile aradığınız her şeyin cevabını bulabiliyorsunuz.

Bizans İmparatorluğu topraklarında bulunan Bornova’nın adı tarihte ilk kez 14. yüzyılda “Prinovaris” adlı, yoğun nüfusa sahip bir yerleşim yeri olarak geçiyor. İtalyan haritacı, astronom ve mühendis Giacomo Castaldi, 1546 tarihli eserinde buradan “Burnoa” adıyla bahsediyor. Bunun da büyük olasılıkla meşe ağacı anlamına gelen “Prino Bar”dan türeyerek “Prinovaris”e, derken “Pournovaris”e, oradan “Pournovas”a ve sonunda “Bournovas”a dönüştüğü anlaşılıyor. Bornova’nın Fransızca karşılığı (İngilizce için de geçerli) “Bournabat”. 1970’li yıllarda Ege Üniversitesi Tarih Bölümünde Hindoloji Profesörü olarak görev yapan Hintli Abdülrab Bey, Pers İmparatoru I. Darius’un İzmir’i fethi sırasında kentin dış kısmında kalan Bornova’ya “dış şehir” anlamına gelen Bîrunâbad ismini koyduğunu belirtiyor. “Birun” Farsçada dış demektir, “Abad” ise bayındır (mamur) anlamındadır. Evliya Çelebi ise 1671’de bölgeye yaptığı ziyaretten bahsederken bu şehri kuranların Biruniler adlı bir Eti boyu olduğundan bahisle buraya bu nedenle Bîrunâbad denildiğini ifade etmiştir. Başka teoriler de var ama Abdülrab Bey ve Evliya Çelebi dahil bunların hepsinin geçersiz olduğu, gerçek kökeninin “Prinovaris”e dayandığı Levantenler arasında kabul edilen görüş.

Bornova’nın Erzene Mahallesi, 80 Sokak No:25 adresinde bulunan ve önceki yazımda benim kitap tanıtımı yaptığımı belirttiğim Villa Levante Otelinin bahçe giriş kapısından (bu orijinal kapı değil,........

© T24


Get it on Google Play