menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Gazetecinin diline yakışmayan sözcük: Provokasyon

9 0
15.07.2024

Diğer

15 Temmuz 2024

Kayseri’de, Suriyeli sığınmacılara saldırıldığında önce İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, ardından tüm devlet erkânı teşhisi koydu; “provokatif eylemler”. Suriye’nin, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin kontrolündeki bölgelerde Türk bayrağına, kamyonlara saldırılar olduğunda da aynı teşhis kendini gösterdi; “provokasyon”.

İktidar medyasında günlerce “provokasyon” haberleri okuduk, hâlâ da sürüyor. Tüm bu saldırıları, “provokasyon” olarak açıklamak iktidar uydusu olmak ve kolaycılıkla yakından ilgili. Öyle ya, nerede bir olay olursa olsun “provokasyon” de geç, ne kadar kolay değil mi?

Gazeteci, sadece görünenin peşine düşen değil, görünenin ardındakini ortaya çıkarmayı hedefleyen bir mesleğin erbabıdır. Bir olay olduğunda da görünenle yetinmeyip, nedenlerini sorgulamak, araştırmak ve tüm yönleriyle aktarmakla yükümlüdür.

Kayseri’deki Suriyeli bir şahsın bir çocuğa tacizi, nasıl oldu da sığınmacılara saldırıya yol açtı? Gazeteci olarak araştırmamız, yanıtını aramamız gereken temel soru bu. Elbette kışkırtıcılar olabilir, bunları da araştırmak gerek. Ama eğer bir kentte başlayan saldırılar çam ormanındaki yangınlar gibi hızla Konya, Adana ve Gaziantep’e de sıçrıyor, Antalya’da 15 yaşındaki Suriyeli bir genç öldürülüyorsa ve benzer saldırılar daha önce Ankara Altındağ’da da olmuşsa “provokasyon” etiketi bu saldırıları anlamaya, açıklamaya yetmez.

Yeni Şafak’ın aktardığı gibi, “Suriyeliler korkudan dışarı çıkamaz” halde, hem de birçok kentte böyle. Mikrofon uzatıldığında da korkularını, endişelerini ifade ediyor bu insanlar. Öbür yanda ise sığınmacıların korku içinde olmasını umursamayan öfkeli, tepkili, geniş bir kitle var.

Gazeteci olarak bu tepkiyi ve saldırıya dönüşmesinin nedenlerini anlamaya ve anlatmaya çalışmazsak çözüme katkımız olmaz. BirGün’de Bahar Gönül’ün söyleşisinin başlığında olduğu gibi, “Yok saymak bu sorunu çözmez”, sorunun kaynağına bakmak zorundayız. Tabii kaynağını araştırmak, “provokasyon” etiketi yapıştırıp işin içinden çıkmaktan daha zor, daha meşakkatlidir.

Suriye’deki saldırıları “provokasyon” etiketi ile anlatmak ve Kayseri’deki olayların karşıtı gibi göstermek de kolaycılık. Türk bayrağının yakılması ve kamyonların taşlanması, iki gün önce Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Suriye Devlet Başkanı Esad ile bir araya gelebileceği açıklamasıyla bağlantılı. Aralarında ÖSO’dan askerlerin olduğu eylemciler, saldırganlar, bunu söylüyorlar da zaten. Hatırlarsınız, geçen yıl da Erdoğan’ın, Esad ile görüşebileceğini açıklamasının ertesi günü El-Bab, Cerablus, İdlib ve Afrin’de protestolar olmuştu.

Bölgeyi iyi tanıyan gazeteci Hediye Levent, “Artık ‘Türkiye neden on binlerce ÖSO'cunun bütün masrafını karşılıyor, neden bu grupları hâlâ destekliyor, Suriye'nin kuzeyinde PTT'nin, millet bahçesinin ne işi var?’ gibi soruları sormak gerekiyor” diyor. Çok haklı ama iktidar medyası, soru sormak yerine “provokasyon” deyip geçiştiriyor, sorunları örtmeye çalışıyor; bir yandan da Esad’ın, Erdoğan ile görüşmeye dünden razı olduğu havasını yaymaya çalışıyor.

Böyle her vakada hemencecik “provokasyon” etiketini yapıştırmak, gazetecilerin eline diline yakışmıyor. Ülkemizin, insanımızın ve asıl olarak da gerçeğin düşmanı bir tutum bu.

Ekonomim yazarı Alaattin Aktaş, TÜİK’in, tüm siyasilerin, ekonomistlerin eleştirilerine ve mahkeme kararına rağmen iki yıldır açıklamadığı “enflasyon sepeti”ndeki maddelerin fiyatlarını yazarak ekonomi ve veri gazeteciliğinin çarpıcı bir örneğini sergiledi.

Hem de bu fiyatları, öyle birinden hazır bir cetvel halinde almadı; oturdu TÜİK’in Nisan 2022’de açıkladığı son “enflasyon sepeti”ndeki maddelerin fiyatlarına, yine TÜİK’in iki yıldır açıkladığı enflasyon oranlarını uygulayarak buldu.

TÜİK Başkanı Erhan Çetinkaya da basın toplantısında Aktaş’ın açıkladığı listeyi yalanlayamadı; kimselerin güvenmediği uygulamalarını savunmaya çalıştı sadece.........

© T24


Get it on Google Play