menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Bilinç gerçeği etkiler mi?

37 11
28.01.2024

Diğer

T24 Haftalık Yazarı

28 Ocak 2024

Artık biliyoruz; kuantum evreni bizim klasik dünyamızdan çok daha farklı ve son derece tuhaf kurallara tabi.

Örneğin, çift yarık deneyinde bir elektronun gözlem veya ölçüm yapıldığının farkındaymış gibi davranıyor olması, akılları tek bir soruya yönlendiriyor: Bilinç gerçeği etkiliyor olabilir mi?

Ya da şöyle soralım: Bilincin parçacıklara odaklanmasına izin verilirse ne olur?

Psikolog Dean Radin, 2012 yılında, bir gözlemci veya detektör olmadan, yalnızca düşünce yoluyla çift yarık deneyine müdahale etmeyi dener ve buna yönelik bir deney tasarlanır.

Bunun için iki deney grubu oluşturulur. Toplamda 130 kişiden oluşan gruplardan biri normal meditasyon deneyimi olmayan insanlardan ve diğer grup ise yıllarca meditasyon yapmış düşüncesini odaklayabilen deneyimli kişilerden oluşmaktadır.

Önce bu iki gruba da bilgilendirme yapılır ve deneyin içeriği açıklanır. Gruplardan önce deneye odaklanmaları ve ardından dikkatlerinin dağılması istenir. Bunu art arda tekrarlarlar.

Deneysel verilerin güvenilirliğini sağlamak için aynı deney farklı zamanlarda 200'den fazla kez yapılır.

Ve sonuçlar yine çok şaşırtıcıdır.

Araştırmacılar, deneye odaklanıldıktan sonra, parçacıklar arasındaki etkileşimin zayıfladığı ve denekler dikkatini başka yöne çevirdiğinde parçacıkların girişiminin güçlendiği sonucuna varırlar. Meditasyon grubunun deney sırasında parçacıklar üzerinde çok daha güçlü bir etkisi olduğu gözlenir.

Araştırmacılar, elde ettikleri bu sonuçlara göre, bilincin mikro dünyayı etkileyebilecek bir güç olabileceğini ileri sürüyorlar.

Elbette bu deneysel sonuç ve ona dayalı yorumlar fizik camiası tarafından kabul edilmiş değil.

Çift yarık deneyinin üç farklı yorumu var demiştik: Bunlar: "Kopenhag Yorumu", "De-Broglie-Bohm Pilot Dalga Teorisi" ve Hugh Everett'in "Çoklu Dünyalar Yorumu".

Bizim klasik gerçeklik anlayışımızla çelişse de en çok kabul gören yorumlar bunlar; tartışmaların odağında ise daha çok Kopenhag Yorumu yer alıyor.

Kopenhag Yorumu'na göre, "Bilinç gerçeği etkiler mi?" sorusunun yanıtı net olarak "evet!".

Bu yorum, ilk olarak Niels Bohr ve öğrencileri tarafından Danimarka'nın Kopenhag şehrinde bulunan Niels Bohr Enstitüsü'nde geliştirilmiş olması nedeniyle bu ismi alıyor.

Bilindiği gibi elektron, bir olasılık dalga fonksiyonu ile tanımlıdır. Bu dalga fonksiyonu ölçüldüğünde çöker ve elektronun belirli bir konumda bulunma olasılığını verir.

Çift yarık deneyinde bu dalga fonksiyonu her iki yarıktan geçerek dalga formunda yayılır ve oluşan birleşik dalga fonksiyonu, kaynak ile ekran arasındaki olası tüm yolları içeren bir süperpozisyon durumundadır. Bir gözlem veya bir ölçüm yapıldığında dalga fonksiyonu çöker ve elektron parçacık formunda yoluna devam eder.

Kopenhag Yorumu, "olasılık fonksiyonu" kavramının en başarılı yorumu olarak kabul........

© T24


Get it on Google Play