menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Meksika'da seçim günü: Kartal Koltuğu'nda bir kadın

26 1
02.06.2024

Diğer

T24 Haftalık Yazarı

02 Haziran 2024

Meksikalılar bugün (2 Haziran 2024) hem genel hem de yerel seçimler için sandık başındalar.

Genel seçimlerde ülkenin yeni başkanı ve parlamento üyeleri, yerel seçimlerde ise sekiz eyalet valisiyle 1580 bölgenin yetkilileri belirlenecek.

Meksika'da devlet başkanı sadece bir kereliğine seçebiliyor. Altı yıllık görev süresi dolan başkan bir daha aday olamıyor. Dolayısıyla bu seçim, 2018'den beri iktidarda olan solcu lider Andrés Manuel López Obrador (kısaca AMLO) için emekliliğin başlangıcı olacak. Ancak başkanın partisi Morena, iktidarda kalacak gibi görünüyor.

Büyük bir sürpriz olmadığı sürece seçimi Morena Partisi'nin adayı, başkent Meksiko'nun eski belediye başkanı Claudia Sheinbaum'nun kazanmasına kesin gözle bakılıyor.

Sheinbaum, seçilirse Meksika'nın ilk kadın başkanı olacak. Diğer yandan, Sheinbaum'a en yakın rakip, yine bir kadın aday: muhalefet partileri PRI, PAN ve PRD'nin ortak adayı Xóchitl Gálvez.

Üçüncü aday ise merkez solcu parti Yurttaş Hareketi'nin (Movimiento Ciudadano) adayı Jorge Álvarez Máynez. Anketlerde epey geride görünen Máynez'in şansı yok gibi.

Görünen o ki Meksika, ilk kadın başkanına, yani "la presidenta"sına kavuşmak üzere.

Meksikalılar, 2 Haziran seçimlerine yoğun bir kutuplaşma ortamında giriyorlar.

Seçim sürecinde nefret dilini normalleştiren muhalefet, ülkedeki kutuplaşmayı derinleştiriyor ve seçim siyasetini bir ölüm kalım savaşıymış gibi sunuyor. Medyanın yüzde 60'ının muhalefet lehine yayın yaptığını düşünürsek durumun önemini daha net kavrayabiliriz.

Altı yıllık iktidarı boyunca kendisine yönelik hakaretlere karşı AMLO da keskin ve kimi zaman aşağılayıcı bir dil kullanmaktan çekinmedi. Bu açıdan Sheinbaum'un AMLO'ya göre daha uzlaşmacı bir başkan olması ve toplumda yeni bir uzlaşma süreci başlatması bekleniyor.

AMLO'nun 2018'de iktidara gelişi, Meksika tarihi açısından önemli bir dönüm noktasıydı.

70 yaşındaki AMLO, siyasi kariyerine 1976'da Kurumsal Devrimci Parti'de (PRI) başladı. 1929'da kurulan PRI, Meksika Devrimi'nin ardından yoz ve otoriter bir rejim inşa etmiş ve "devrim" imgesini kullanarak bu rejimi meşrulaştırmaya çalışmıştı. Korporatist bir yönetim biçimiyle sivil toplum üzerinde sıkı denetim sağlayan PRI, 1988 yılına kadar tek parti sistemiyle ülkeyi yönetti ve 2000 yılına kadar kesintisiz 71 yıl iktidarda kaldı.

AMLO, Meksika Devrimi'nin tutucu bir fikre dönüştürülmesine karşı olanlardandı. Ona göre devrim, Meksikalıların zalimlere karşı direnişini ortaya koymuş ancak devrimin kazanımları zamanla aşınmıştı.

1988'de PRI'den ayrılan AMLO, sol muhalefet cephesine geçerek Demokratik Devrimci Parti'nin (PRD) kurucuları arasında yer aldı. 1997-1999 yılları arasında partinin başkanlığını üstlendi. 2000-2005 yılları arasında ise Meksiko Valiliği yaptı. 2000 yılından beri Meksiko yönetiminde aynı siyasi çizgi devam ediyor.

AMLO, 2006'da PRD adayı olarak girdiği başkanlık seçimlerini kıl payı kaybetti. 2012'de bir kez daha kaybedince PRD'den ayrıldı. Bu yıllar, Latin Amerika genelinde "pembe dalga" olarak anılan solcu/ilerici hükümetlerin art arda seçim kazandığı yıllardı. Ancak Meksika'daki güçlü korporatist yapı çözülmekte direniyor ve yükselen sol dalgaya bir türlü geçit vermiyordu.

PRD'den ayrıldıktan sonra, 2011'de kurduğu Morena adlı sivil toplum örgütünü siyasi partiye dönüştüren AMLO, nihayet 2018'de Morena'nın da parçası olduğu "Birlikte Tarih Yazacağız" koalisyonunun adayı olarak başkan seçildi.

Meksika hep tersine gidiyordu. AMLO, tam da bölgede pembe dalganın ivme kaybettiği ve sağcıların seçim kazanmaya başladığı bir dönemde iktidara geldi. "Pembe dalganın sonu" tartışmalarının sürdüğü bir dönemde, Meksika'da AMLO iktidarında "Dördüncü Dönüşüm" olarak adlandırılan yeni bir tarihsel evrenin inşası başladı.

Buna göre, Meksika tarihindeki ilk dönüşüm, 1810'da İspanyollara karşı verilen bağımsızlık mücadelesiyle birlikte başlamıştı. 19. yüzyılın ortasında, Cumhuriyetçi ve aydınlanmacı reform hareketiyle "İkinci dönüşüm", 1910-1918 yılları arasındaki Meksika Devrimi'yle de "Üçüncü dönüşüm"........

© T24


Get it on Google Play