Gizli sırlarımız
Diğer
T24 Haftalık Yazarı
07 Ocak 2024
Eğer kendimi kandırmam gerekiyorsa bunu güven duyarak yapmayı yeğlerim.
Hadrianus'un Anıları, Marguerite Yourcenar
Öyle sırlarımız vardır ki aslında gizlenmesini değil; söylenmesini, gizeminin bizden sızıp gerçekliğe karışmasını isteriz.
Kimseye söylenmeden, kimseyle paylaşılmadan yaşanılan aşklar, bir türlü gerçekleşmeyip bizi yaralayan arzularımız, kibirimize hasar veren bazı acılarımız böyledir mesela.
Sır olan hakikatlerimizi belirleyen, benliğimizle sarmalamak istediğimiz, o yoğun duygular kristal bir küreye hapsedilmiş kar taneleri misali düşsel bir sonsuzlukta saklanılsa da sır sahibini gerçekliğin özgürleştiriciliğinden yoksun bırakır.
Ben çocukken annemden gizlenmesi gereken her şeyi sır zannederdim.
Ve ondan gizlenmesi gereken duygu ve düşünceler benliğimden akıp kendilerini gerçekleştirmek isterdi.
Hiç değilse bazılarını saklayacağından emin olduğum kız kardeşimi de bu suça ortak etmek arzusuyla, onun gönülsüzlüğüne aldırış etmeden "Hişşş! Sana bir sır vereceğim" diye onun kulağına fısıldardım.
O zamanlar günlük hayatı sürdürmek için gereksindiğimiz her şeyin insan el ve emeğiyle yapıldığı, hayatın yavaş aktığı zamanlardı.
Evdeki dört çocuk, evdeyken kitaplarından kafasını kaldırmayan babamla birlikte beş nüfus, o kendine yakıştırdığı emekçiliğe vurgu "ev halkı" derdi, herkesin sorumluluğu annemin omuzlarındaydı.
Gün ışığıyla ayaklanıp, gece karanlığına dek süren işten başını kaldıramadığı tüm o saatler başlamazdan evvel tüm sehpayı kaplayan kocaman kahverengi radyoyu açardı.
Radyonun kocaman düğmesini çevirerek hışırtılar arasında, duygu durumuna ve o günkü iş temposuna uygun bir frekansta durur ve iş yaparken şarkılara eşlik ederdi.
Yumuşacık bir erkek sesinden sızan "papatya gibisin" şarkısının sözleri evde annem tarafından özenle kaldırılan, genzime kaçan toz bulutlarına süzülür, ben de kendi kendime şarkıya eşlik etmeye başlardım.
Ama anlayamadığım, bana oldukça karmaşık gelen bu ilan-ı aşk şarkısındaki aslı şu olan sözleri "Bilsem söyler miydim gizli hislerimi", "Bilsem söyler miydim gizli sırlarımı" diye değiştirerek söylerdim.
Sonradan hem bu baskıcı coğrafyayı henüz duyumsamış olmam pek olası değilken hislerin sır sözcüğünü çağrıştırmasını hem "sır" sözcüğünü "gizli" ile tamamlamayı epeyce ilginç buldum.
İlerleyen yıllar gerçek sırların hiç kimseye söylenemeyenler olduğunu iyiden iyiye kavrattı bana.
Bir de yaşadığımız coğrafyada hepimizi katılaştıran, hakikate erişmeleri vuslata kalan ve asla konuşulamayan, konuşanı yakan tekinsiz bazı sırlar olduğunu kanıksadım.
Gizli olmadığı........
© T24
visit website