menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Politika faizinde Türkiye, Arjantin’i geçti

42 2
24.05.2024

Diğer

23 Mayıs 2024

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) dün politika faizini (bir hafta vadeli repo faizi) yüzde 50’de bıraktı. Bu, hemen tüm tarafların beklediği bir karardı. Çünkü daha önce birkaç kez ifade ettiğim gibi, TCMB bir süredir faizi ağırlıklı olarak döviz kurundaki gelişmelere göre belirliyor.

Çünkü ekonomi yönetimi, enflasyonu esas olarak döviz kurunun etkilediğini düşünüyor. Öyleyse enflasyonun ana çıpası döviz kurudur. Peki aynı etkileme ve çıpalama enflasyon beklentisi için de geçerli midir? Tam geçerli olmadığı yüksek kalan enflasyon beklentisinden bellidir.

Enflasyon beklentisinin kırılması için, bir yandan döviz kuru neredeyse sabitleniyor, diğer yandan da talep daha da kısılmaya çalışılıyor. TCMB’nin enflasyon raporlarında önümüzdeki aylarda çıktı açığının eksiye döneceği, yani talebin arza göre düşük kalacağı tahmin edilmektedir.

Şimdi birkaç saptama yapalım. Birincisi, Türkiye bir süredir, yüzde 50 faiz ile, belli başlı ekonomiler içinde, en yüksek politika faizine sahip ülkedir. (Türkiye’den daha yüksek faizi olan yalnızca Venezülla vardır.) Politika faizi, kredi, mevduat ve repo faizlerini de peşinden sürüklemiştir.

Evet bu nominal faizdir. Ama, eğer döviz kurunda kısa vadede bir sıçrama beklenmiyor ise, böyle bir olasılığa karşı faiz hemen tepki verecekse, elbette yabancı döviz girişi sağlar. Bu girişler, göründüğü kadar masum mudur, riskleri yok mudur? Riskler vardır, tartışılması gerekir.

İkincisi, Türkiye enflasyonda Arjantin’in ardından ikinci sıradadır. Nisan ayı yıllık tüketici enflasyonu Arjantin’de yüzde 289,4, Türkiye’de yüzde 69,8’dir. Venezüella ve Lübnan gibi ülkelerin yıllık tüketici enflasyonları Türkiye’ninkinin altına indiler.

Ancak, enflasyon komşumuz Arjantin’de enflasyon bu kadar yüksek iken, politika faizi Türkiye’ninkinden (ve Venezuela’nınkinden) neden ve nasıl daha düşüktür? Bunu da kısaca tartışmak gerekir.

Arjantinli arkadaşlarımız bu durumu görüp, “Bizim Başkan Milei, sizin Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı geriden izliyor” gibi sözler ediyorlar. “Acaba Erdoğan faizi indirmekte haklı mı idi?” sorusunu sormuyorlar ama.

Açık (yabancı mal, hizmet ve sermaye hareketlerine açık) bir ekonominin faizi, beklenen döviz kuru değişikliğini ve riskleri de dikkate alarak, diğer ülkelerin faizinden yüksek kalıyor ise, o ekonomiye yabancı fon girişi olacaktır.

Daha doğrusu, o ekonomiye giren yabancı fonlar faiz farkından kâr ederler. Buna kısaca faiz paritesi koşulu diyoruz. Fon girişinin, faizler eşitleninceye kadar, yani kârlılık olduğu sürece devam etmesi beklenir.

İlgili ekonomide döviz kuru yükselecek beklentisi oluşur veya ekonomik ve politik riskler artarsa, faizin yükselmesi gerekir. Yoksa fon girişi durur veya tersine döner.

Şimdi somut verilere bakalım. Tablo 1’de politika faizi en yüksek beş ülke yer alıyor. Görüldüğü gibi, Türkiye dışındaki ülkelerde de politika faizi enflasyondan düşüktür, yani kısa dönemde, bugünkü enflasyona göre, eksi reel faiz vardır. Özellikle Arjantin’deki eksi reel faiz dikkat çekicidir.

Tablo 1 Son Verilere Göre Politika Faizi ve Yıllık Enflasyon

Not: Faiz verileri genellikle Mayıs, enflasyon verileri genellikle Nisan içindir.

Ancak reel faizin eksi olması, en azından kısa vadede, yabancı fon girişleri için sorun değildir, yeter ki önemli bir kur artışı beklentisi olmasın.

Euro bölgesi ve ABD’de artı reel faizler olmasına karşılık, Türkiye dışında Mısır ve bir ölçüde Arjantin’e de fon girişi olduğunu biliyoruz. Mısır’ın 2022 sonunda imzaladığı ve 2023’te yürürlüğe giren bir IMF anlaşması var. Ayrıca, IMF’nin de araya girmesiyle, Körfez ülkelerinden almayı umduğu fonlar var.

Demek ki, Türkiye’nin son dönemdeki faizi diğer ülkelerle karşılaştırıldığında yüksektir ve yabancı fon girişleri için kârlıdır. Faiz, en azından bir süre, yüksek kalabilir. Birkaç noktanın altını çizelim.

1). Yüksek faiz, yabancı fonların gidebileceği diğer alanları daraltabilir. Örneğin, borsaya gidecek fonları iki nedenle sınırlayabilir. Birincisi, faiz borsaya göre garantili yüksek getiri sağlar. İkincisi, yüksek faiz ve talep daraltıcı politikalarla büyümenin ve kârların düşmesi beklenir.

2). Yüksek faiz ve diğer talep daraltıcı politikalar istihdamı........

© T24


Get it on Google Play