menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Kimin tüketimi, kimin ithalatı, kimin enflasyonu?

23 3
15.12.2023

Diğer

15 Aralık 2023

İki hafta önce ulusal gelir verileri açıklandığında, Türkiye'de iç talebin, özellikle tüketim harcamasının gelire göre yüksek seyrettiği açıkça görülmüştü. Mal ve hizmet tüketiminin gelire göre yüksek olmasının bir yansıması paradan, yani TL'den kaçıştır. Uygur (1 Aralık 2023).

TL'den kaçışın önde gelen göstergesi, paranın (TL'nin) dolaşım hızının yükselmesidir. Türkiye için üç para tanımının dolaşım hızının son iki buçuk yılda giderek hızla yükseldiği görülüyor. Uygur (1 Aralık 2023).

Paranın dolaşım hızının yüksek olmasının önde gelen nedeni yüksek enflasyon beklentisidir. Bir başka neden, kişilerin ve şirketlerin TL'den kaçıp dövize sığınmasıdır. Üçüncü bir neden, TL faizinin enflasyondan çok düşük kalmasıdır. Kayıtdışına kayan döviz de bir başka nedendir.

Bu yazıda yüksek iç talebin ve TL'den kaçışın başka bir yansıması olarak tüketim malı ithalatını ele alıyorum. Bu konuda en dikkat çeken gelişme, tüketim malı ithalatının çok hızlı yükselmesidir. Öyle ki, geçmişin tersine, tüketim malı ithalatı, yatırım malı ithalatını aşabiliyor.

Tüketim malları ithalatı bileşenlerine de bakıyorum. Burada da yüksek gelir gruplarının talebini yansıtan ithal mallar öne çıkıyor. Öyleyse iç talebi ve enflasyonu düşürecek politikalar sabit ve düşük gelirlilere gözünü dikmemeli, fazla talebin gelir dilimi kaynağını dikkate almalıdır.

Yok, fazla talebi yaratanlar bir de Yunan adalarına tatile gitsin diyorsanız, enflasyonu düşürmek için yine ve yeniden "baz etkisi"ni beklersiniz ki, bu ülkeye ve insanlarına yazık olur. Sabit ve düşük gelirliler zaten enflasyondan çok kaybettiler.

İç talebin, özellikle tüketim harcamasının yüksek olduğu dönemlerde, tüketim malları ithalatı da yükseliyor. İç talebin gerilediği dönemlerde ise tüketim malları ithalatı düşüyor. Şekil 1'de son sekiz yılın tüketim ve yatırım malları ithalatı yıllık ve milyar dolar olarak görülüyor.

Şekil 1'deki değerler, her ay için yıllık hareketli toplam ithalat değerleridir. Tüketim ve yatırım malı ithalatı, 2019'da 20-25'şer milyar dolar arasında iken, 2023 sonunda 50'şer milyar dolara varmıştır.

Şekilden izlenebildiği gibi, tüketim ve yatırım malları ithalatı genellikle aynı yönde değişiyor. 2018 ortasında yaşanan döviz kuru şoku ve enflasyon sıçraması ile iç talepte, hızlı faiz artışı ile birlikte, daralma yaşanıyor. Bu daralma ile hem yatırım, hem tüketim malı ithalatının önemli ölçüde düştüğü görülüyor.

Eylül 2021 sonrasında yaşanan döviz kuru şoku ve enflasyon sıçraması ise, ekonomide aynı daralma etkisini yapmıyor. Çünkü, 2018 yılının tersine, bu dönemde faiz indirimleri ve kredi genişlemesi vardır. Böylece, tüketim malı ve yatırım malı ithalatında önemli bir gerileme yoktur, geçici bir duraklama vardır.

Bizi burada asıl ilgilendiren, 2022 sonundan başlayarak, tüketim ve yatırım malı ithalatındaki hızlı değer artışıdır. Bu hızlı artış halen, 2023 sonu itibariyle, özellikle tüketim malı ithalatında sürmektedir.

Yatırım ve özellikle tüketim malı ithalatında değer (dolar) artışı, bunların dolar fiyatlarındaki artışı nedeniyle olabilir mi? Hayır. Çünkü tüketim ve yatırım malı ithalat fiyatları için ölçü olarak aldığımız "İmalat Sanayi Ürünleri İthalat Birim Fiyat Endeksi", 2021 ortasından 2022 ortasına kadar yükselip, 2022 sonunda da düşmeye başlıyor.

Öyleyse, tüketim malları ithalatı 2022 sonundan bu yana miktar olarak da artıyor. Bir soru şu: 2022 sonundan bu yana yatırım malı ithalatı mı, tüketim malı ithalatı mı daha hızlı artıyor?

Bu soruya yanıt vermek için ve tüketimle yatırım malı ithalatını fiyat etkisinden arındırmak için, tüketim/yatırım oranlarına bakalım. Bu oranlar, aylık ve yıllık olarak Şekil 2'de yer alıyor.

Beklendiği gibi aylık tüketim/yatırım oranları daha oynaktır. 2016 ve 2017'nin bazı aylarında ve Ekim 2023'te tüketim malı ithalatının yatırım malı ithalatını aştığını görüyoruz. 2016 ve 2017'de kredi büyümesi ve enflasyon beklentisi, Ekim 2023'te ise enflasyon beklentisi yüksektir.

Aylık tüketim/yatırım oranındaki eğilim, elbette yıllık oranda da izleniyor........

© T24


Get it on Google Play