İstanbul’a aday bulunduğuna göre sıra Washington’a büyükelçi gelir mi?
Diğer
08 Ocak 2024
“Kıymetli takipçilerim. Şahsımla ilgili bir durumu bildirmek istiyorum. 14 Ocak 2024 itibariyle yaş haddinden emekliye ayrılıyorum. Bu nedenle de buradaki görevim de son bulacak. Ve 12 Ocak akşamı ABD’den ayrılacağım. Sevgi ve saygılarımla. Ayrıca bir veda yazısı yazacağım.”
X’te 4 Ocak tarihinde yapılan bu paylaşım, Türkiye’nin Vaşington Büyükelçisi Murat Mercan’a ait.
13 Ocak itibariyle, Vaşington’da Türkiye’nin bir büyükelçisi olmayacak. Bu da; arşivler beni yanıltmıyorsa Türkiye - ABD tarihinde bir ilk olacak.
Bu durumu ilk etapta yerel seçime bağlayabiliriz.
İktidar için İstanbul’u kazanmak, ülkenin uluslararası alandaki çıkarlarının savunuculuğundan daha önemli; bunu idrak etmiş olmamız gerek.
İstanbul’a aday aramaktan, sıra Vaşington’a büyükelçi bulmaya gelememiş olabilir.
Yine de garip bir durum. Bir büyükelçinin gelişinde yaşananlar kadar gidişinde yaşananlar da hem o büyükelçinin performansına hem de ilişkilerin seviyesine dair ipuçları taşır. Verdiği veda davetine katılımcı sayısı, katılımcıların çeşitliliği, seviyesi, büyükelçi adına verilen davetler, veda için görüşme talebinin yönetim nezdinde hangi düzeyde kabul edildiği gibi...
Yerine kimin atanacağının bildirilmemiş olması, Büyükelçi Mercan’da emeklilik görev süresinin, daha önce nadiren yapıldığı gibi istisnai olarak uzatılacağı beklentisine yol açmış olabilir. Bu hızlı çıkış buna bağlanabilir.
Büyükelçi Mercan’ın doğum tarihi bilinmiyor olamayacağına göre, yeni elçi tayin edilememesini sadece yerel seçim gündemine bağlamak ne kadar mümkün emin de olamıyorum.
Mesele zamansızlık mı; yoksa isim üzerinde kararsızlık mı? Diplomasi kulislerinde Dışişleri’nde en güçlü aday olarak Bakan Yardımcısı Büyükelçi Burak Akçapar’ın ismi geçiyor. Ancak bu isim üzerinde mutabakat olsaydı, şimdiye çoktan Amerikan tarafına bildirimin yapılmış olması gerekirdi. Bu durum elbet nihayetinde Akçapar’ın atanmayacağı anlamına gelmez. “Akçapar New York’a, New York daimi temsilcisi Sedat Önal Vaşington’a” dedikodusu da var. Kulisler hareketli. Prag’da görevli Egemen Bağış ile Ak Parti’li kariyer diplomat Volkan Bozkır da topa girmeye çalışıyor deniyor.
Siyasi atamayla devam mı; yoksa kariyer diplomat mı olacak göreceğiz. Siyasi atamadan verim alınamadığı, yaşanan soğukluk nedeniyle Mercan’a üst düzey kabul gösterilmediği için bu kez ibre kariyer diplomata kayabilir.
Süper güç konumunu sürdüren ve Türkiye’nin çok ciddi sorunlarının bulunduğu ABD’nin başkentini büyükelçisiz bırakmak, ülkenin yönetim krizinin diplomasideki yansımasını gösteriyor.
Halbuki, cumhurbaşkanlığı sistemine geçilince her şey daha hızlı, tıkır tıkır işleyecekti. Ancak tüm kararlar tek bir kişinin iki dudağı arasına bırakılınca ve kriter liyakat olmayınca aksamalar kaçınılmaz oluyor. Dışişleri’nde onlarca yıldır, darbe dönemlerinde bile saat gibi işleyen sistem alt üst olalı çok oldu.
20 yıllık iktidarında AK Parti’nin insan kaynaklarını çeşitlendirmiş, zenginleştirmiş olması beklenirdi. Ancak tek adam sisteminde her daim şüphecilik geçerli olduğu için insan halkasının genişleme değil, daralma göstermesi genel kuraldır.
Farklı görevler, aynı insanlar. Bakınız Türkiye’nin Zagreb Büyükelçisi Yavuz Selim Kıran. Bu görevde daha bir yılını yeni dolduran Kıran, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakan Yardımcısı olarak atandı. Hırvatistan’da sosyal hizmetler alanında edindiği tecrübeyi bir an önce Türkiye’de kullanması istenmiş olabilir tabii. Ya da bir küsküne yer açıldı.
Tabii büyükelçilerin eskisi kadar önemli bir........
© T24
visit website