Hekim hata yaparsa ne olur?
Diğer
01 Temmuz 2024
Tıp tarihi, bilgi birikimi ve gelişmiş tedavi yöntemleri ile altın çağını yaşıyor. Elbette bu noktaya gelmek o kadar da kolay olmadı. Çok sayıda trajedi ve kayıp, ölümsüzlük peşinde koşan insanlık tarihinde uzak olmayan bir geçmişte olanca heybetiyle duruyor.
Antik dönemlerde doktor, hasta ve ilahi güç üçgeninde olan ilişki ağı günümüzün karmaşık sağlık sisteminin sayısız bileşeni ile karşılaştırıldığında ne kadar da masum. Ve artık tıp, uzunca bir süredir sağlıklı hayat sürme isteğinin yanında olmak istenen beden idealleri için de sağlık endüstrisinin hizmetinde. Bu konu ayrı bir dosya konusu olmayı hak ediyor.
Modern hayatın hızlı temposunda artık tek bir sağlıktan söz etmek çok zor. Farklı sağlık tanımları ve tedavi anlayışları kabul görüyor. Sağlık aynı zamanda dev bir ekonomi. Sıradan bir insanın sorunsuz, ücretsiz ve zamanında sağlık hizmeti alabilmesi giderek daha zorlaşıyor. Sistemin doktor ve hastayı karşı karşıya getirdiği ülkemizde sonuç, artan sayıda malpraktis davaları olarak karşımıza çıkıyor.
Malpraktis, Latince iki kelimenin yan yana gelmesi ile oluşuyor. "Malus" ön eki kötü ya da şeytani, "practicare" ise uygulama anlamına geliyor. İki kelimenin birleşmesinden oluşan "malpraktis" günümüzde "kötü uygulama" olarak kullanılıyor. Malpraktis her meslekte kullanılabilecek bir terimken uzun zamandır tıp alanındaki karşılığı ile dikkat çekiyor. Yani hekimin yaptığı hata sonucu ortaya çıkan olumsuz durum.
Malpraktis ülkemizin hukuk gündemine 27 Mayıs 2022'de 3359 sayılı Kanun'un ek-18'inci maddesi ile girdi. Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, "Beyaz reformla birlikte düzenlenen Malpraktis Yasası var. Dünyada benzeri olmayan şekliyle Malpraktis, Türkiye'de kökten çözülüyor. Kasıt olmadıkça sağlık çalışanına veya hekime rücu edilme durumu söz konusu değildir. Bir buçuk yıldan fazla zaman geçti, devam eden davalar dahil olmak üzere bugüne kadar hiçbir hekim arkadaşımıza rücu söz konusu olmadı. Kasıt olmadıkça rücu söz konusu olmayacak" cümleleri ile yasanın hekimi koruyuculuğuna işaret ediyor. Peki "Ya hasta" diye soralım ve ekleyelim; gerçekte durum böyle mi?
İnsanlık tarihinde tıp, cerrahların tanrı ile eş tutulduğu dönemlerden bugüne uzanıyor. Doktorun varlığı kadar yasal sorumlulukları da önem taşıyor. M.Ö. 1750'li yıllara ait Hammurabi Kanunları'nda ilgili madde şöyle:
"Doktor, bir beyefendiyi bronz bir neşterle tedavi etmiş ve beyefendinin ölümüne neden olmuşsa veya bronz........© T24
visit website