menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

CERN’de çalışan 56 bilim insanı İzmir’de bir araya geliyor

17 1
26.02.2024

Diğer

26 Şubat 2024

28 Şubat-1 Mart 2024 tarihleri arasında İzmir Bakırçay Üniversitesinde 26 ülkeden CERN’de çalışan 56 bilim insanı 1.Kapsamlı Çoklu Bozon Deneyi-Teori Eylemi (Cometa) toplantısını gerçekleştirmek üzere Türkiye’de bir araya geliyorlar. Böylesine önemli ve kapsamlı bir etkinliğin gerçekleştirilmesinde aracı olan İzmir Bakırçay Üniversitesi Temel Bilimler Anabilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Kadri Özdemir ile geçtiğimiz hafta bir söyleşi gerçekleştirdik. Önce CERN’ün ne olduğu ve ülkemizin bu kurum ile nasıl bir geçmişi olduğu hakkında kısa bir bilgiyi sizlerle paylaşarak başlayalım.

CERN (Conseil Europeén pour la Recherche Nucléaire) 1954 yılında 12 Avrupa ülkesi tarafından kurulmuştur ve günümüzde 23 üye ülkesi bulunmaktadır. CERN dünyanın çalışan en büyük parçacık fiziği laboratuvarıdır. CERN’de bulunan LHC (Large Hadron Collider) dünyanın en büyük parçacık hızlandırıcısı olup İsviçre-Fransa sınırı arasında yer almaktadır. LHC halkası 27 km uzunluğunda olup, yerin 100 m altında bulunan ve 2000 yılında kapatılan LEP tüneline inşa edilmiştir.

LHC üzerinde CMS (Compact Muon Solenoid), Atlas, LHCb ve ALICE olarak adlandırılan dört büyük deney bulunmaktadır. Ayrıca, LHC üzerinde LHCf ve TOTEM olarak adlandırılan iki adet küçük deney bulunmaktadır. CERN’de, LHC dışında yaklaşık 23 adet küçük deney aktif olarak yürütülmektedir. CERN, 26 deneyden elde edilen bilimsel birçok keşfin yanı sıra sayısız teknolojik ürünün geliştirilmesine imkân sağlayan dünyanın en büyük araştırma laboratuvarlarından bir tanesidir. CERN’de geliştirilen/kullanılan parçacık hızlandırıcıları ve detektörleri gibi teknolojik cihaz ve sistemler sayesinde sağlıktan iletişime, enerjiden malzeme bilimine, güvenlikten gıda sektörüne kadar her alanda hayatımızı kolaylaştıran yenilikler ortaya çıkmaktadır.

CERN’e üyelik ülkeler düzeyinde olup, Türkiye 1961 yılından bu yana gözlemci ülke statüsündedir. Türkiye, 18 Mayıs 2009 tarihinde Hükümet düzeyinde CERN’e tam üyelik başvurusu yapmıştır. CERN Konseyi 20 Mart 2014 tarihli kararı ile Türkiye’nin ortak üyelik (assosiye üye) başvurusunu kabul etmiştir. 12 Mayıs 2014 tarihinde CERN direktörü Prof. Dr. Rolf Heuer ile Türkiye’nin BM Cenevre Daimî Temsilcisi Büyükelçi Mehmet Ferden Çarıkçı tarafından imzalanmıştır. Anlaşmaya dönemin Enerji Bakanı Taner Yıldız’ada imza koymuştur. Anlaşma Türkiye Büyük Millet Meclisinin 22 Ocak 2015 tarihli Genel Kurulunda oybirliği ile onaylanmıştır.

COMETA (Comprehensive Multiboson Experiment-Theory Action) parçacık ve deneysel yüksek enerji fiziğinin araştırma konularından olan Higgs bozonu başta olmak üzere süpersimetrik parçacıklar ve egzotik parçacıkların araştırmalarını içeren çoklu bozon ölçümlerine önemli iyileştirmeler getirmeyi hedefleyen bir çalışma grubudur. Bu nedenle yalnızca CERN’deki ATLAS ve CMS deneylerinden önde gelen bilim insanlarını değil aynı zamanda teori gruplarından konunun uzmanı bilim insanları ve çeşitli araştırma grupları arasındaki iletişimi teşvik edip, özel ileri teknolojinin geliştirilmesini sağlayarak, birbirine sıkı sıkıya bağlı bir bilimsel topluluk oluşturmayı amaçlamaktadır. CERN’deki ağ, deneysel yüksek enerji fiziği gruplarından dünyanın önde gelen uzmanlarının yanı sıra akademi içindeki ve dışındaki yapay zekâ uygulayıcılarını içerir. Ayrıca yüksek lisans ve doktora aşamasında bulunan genç araştırmacıların çoklu bozon araştırmaları konusunda güncel yöntemler ve iyileştirmeler konusunda eğitmeyi amaçlamaktadır. Erken dönem doktora sonrası araştırmacıları bu çalışma ağına dahil ederek, ilgili konularda uzmanlaşması COMETA’nın amaçlarından bir tanesidir. COMETA çalışma grubu 26 ülkeden 280 CERN’den bilim insanın bir araya geldiği bilimsel araştırma grubudur. COMETA Çalışma grubunun ilk toplantısı İzmir Bakırçay Üniversitesinde gerçekleştirilecek olup, 26 ülkeden 56 CERN’de çalışan bilim insanını katılacaktır. Ülkemizde ilk defa bu kadar büyük ölçekte CERN’den katılımın sağlanacağı üniversite destekli bir toplantı yapılacaktır. Bu toplantının daha büyük ölçekli toplantılara ev sahipliği yapabilmemize yol açacağı ve üniversitelerimize/ülkemize olan ilginin artacağı düşünülmektedir.

Ayrıca akademik personel, idari personel ve öğrencilere yönelik bir söyleşi İzmir Bakırçay Üniversitesinde düzenlenecektir. Söyleşiye katılanlar CERN, Fizik, bilim ve diğer alanlar konusunda aklındaki soruları direkt CERN’den bilim insanlarına sorabilecektir. Dolayısıyla gençlerimizin bilimsel ve teknolojik gelişmelere ilgisini artırabileceğiz. İzmir Bakırçay Üniversitesi öğretim üyelerinden Prof. Dr. Kadri Özdemir, CERN’deki CMS deneyinin ortak üye personelidir. Kadri Özdemir, yüksek lisans ve doktora çalışmalarını CERN’de yürütmüştür ve şu anda FCC ve CMS deneyine ait önemli fizik analizlerini ile çeşitli donanım projelerini İzmir Bakırçay Üniversitesi’nde yürütmektedir.

Ahmet Talimciler (A.T); Sayın hocam CERN’de daha önce çalışmış ve halen bağlantısı devam eden bir akademisyen olarak bu büyük bilimsel kuruluşla ilgili olarak neler söylemek istersiniz?

Kadri Özdemir (K.Ö); CERN dediğimiz şey Avrupa Nükleer Araştırma Merkezi. İsviçre ve Fransa'da bulunuyor. Ana merkezleri İsviçre’de. Deneylerin bir kısmı Fransa'da kurulmuş bir yer. 1958 yılında kuruluyor. Kendi üye ülkeleri olan kendi iç yapısı olan bir yer. Avrupa Birliğine bağlı değil, en büyük farkı bu. Dolayısıyla o alana girdiğinizde Avrupa Birliği ve o ülkelerin yasalarından bağımsız bir alana girmiş oluyorsunuz. Kendi üye ülkenin aldığı kararlarla bilime yön veriyorlar. En son 24 ülke üyeydi. Türkiye assosive üye (kısmi üye) oldu. 2011-12 yıllarında. Tam üye olunca gayrisafi milli hasıla oranında para vermek gerekiyor, buna karşın tam üye olanlar arasında verdikleri para oranında birtakım işlerde bu oranda pay alabilme olanağına da sahip oluyorsunuz. Tabii tam üye olması çok daha iyi olur Türkiye adına. CERN’ün amacına gelirsek, CERN'de saf bilim yapılıyor; birçok teknolojiyi kazandırıyor. Bugün herkesin kullandığı world-wide ve sonra keşfedilmiş fizikçiler birbirlerine mail atabilsinler diye ortaya çıkmıştır. Çünkü çok uzaktan mektuplaşıyorlar ve çok vakit alabiliyor. Aslında 3 sacayağı bulunuyor; Birincisi bilim yapabilmek, ikincisi teknolojileri geliştirebilmek. Çünkü iyi bir IT departmanı var. Malzeme bilimi departmanı var veya IBM gelip diyor ki, şöyle bir depolama alanında şöyle bir çipe ihtiyacım var. Oturup IBM de proje geliştiriyor ve yeni teknolojiler geliştiriyor Sonra da bunu o şirketi kullanımına bırakıyor. Zaten şey yapma hakkı yok. Ne deniyor? Ticari işlemi olan. Bir durum yok, hakkı yok, hiçbir ticari alım satım satamıyor. Bilgiyi sadece bilim yapmak amacı olan bir yer. Yani iyi mühendisler yetiştirmek ya da iyi teknolojilere yol açmak. Yeni teknolojilerle daha iyi keşifler yapmayı amaçlıyor. Bir de bol bol okullar. Bu okullar toplantılar düzenliyor. Burada öğrenciler bilgi kazanıyor. Çünkü adam gücü de önemli bir faktör. Bunları yapabilecek adam olmasa teknolojileri sürdürebilmenin de mümkünatı yok. Bunun farkında yani.

A.T; Birincisi bilim yapabilmek, ikincisi teknolojiyle gelişmek, üçüncüsü de o teknolojiyle kullanabilecek insan kaynağını eğitmek.

K.Ö; Eğitmek. Taz okulları açıyor, okullar düzenleniyor. Teknik öğrenciler kabul ediyor, staj programları açıyor. IT’ye farklı staj programları var. Bilgisayarda hepsini sağlıyor. Bilimin gelişmesine katkı sağlayacak her alanda diyor ki, bana bir elektronik kart lazım, şu işlevi görecek bir elektronik cihaz lazım. Oturup şirketlerle ya da insan gücü sağlayarak onu kendi yapmaya çalışıyor. Çünkü yok öyle bir teknoloji henüz. Dolayısıyla Avrupa'daki herhalde bunu destekleyen insanlar ya da politikacılar bu kadar getirisi olduğunu bilmese çok büyük paraları boşuna akıtmazlar diye düşünüyorum. Dolayısıyla böyle bir para akışı var. Peki bundan ne yapıyorlar? 4 tane büyük deneyi var. CMS, Atlas, LHC ve Alice. Tabii bu 4 ve büyüklerin dışında 22 tane küçük deney var. Dünyanın kütle çekimini ölçmeden tutun da sağlık, medikal alandaki deneylerden veyahut karanlık madde ya da anti maddeyle ilgili deneylerden 22 tane küçük deney yapılıyor. Yani çok büyük deney alanları var. Mesela ben CMS deneyinde çalışıyorum. CMS deneyinde deneyi yaklaşık bizim bu bulunduğumuz E bloktan daha büyük deney. İçerisinde elektronik cihazlar var, malzemeler var. Dolayısıyla bu büyük bir insan gücünün aynı anda birbirleriyle bağlantılı bir........

© T24


Get it on Google Play