Güven nasıl oluşur?
Diğer
13 Mart 2024
Eğitim konusu tartışılırken şu soru sorulur: Zekâ doğuştan mı geliyor, beslenmeyle mi oluşuyor? İngilizce ifadesiyle, "nature or nurture"? Eğitim tüm yönetimin temeliyse, hangisi önemli: kültürel beslenme mi, evdeki ilgi ve sevgi mi, çevre etkisi mi, okul mu? Birey becerilerini kullanarak, kendi yolunu kendisi mi bulabilir mi?
Toplum olarak fena halde sıkılmış, sıkışmış haldeyiz. Hayat pahalılığı her an yeni şaşırtıcı tablolarla karşımızda. En küçük alış veriş, bir simit almak bile kimilerini iki defa düşündürüyor. Yaklaşan seçim nedeniyle ülkenin dört bir yanında, çarşıda, pazarda yurttaşlarla yapılan kısa sohbetlere rastlıyoruz. Oyunuzu kime vereceksiniz, sorusunun yanıtı şaşırtıyor.
Demokrasi uygulamasında aksamalardan yakınıyoruz. Pekiyi siyasal karar verebilme, seçme ve seçilme gücü olarak tanımlayabileceğimiz "demokrasi zekâsı" nasıl gelişiyor? Ailede mi, okulda mı, toplumda mı? Birçok birey, Anadolu'nun bir köyünden, kasabasından çıkıp, "parasız yatılı" okuyarak önemli konumlara gelmiştir. Hüner hamurda mı, hocada mı?
ABD'de Duke Üniversitesi'nin ünlü ısı transferi hocası Profesör Adrian Bejan bu süreci fizik bilimlerde oluşumcu süreç içinde "constructal theory" olarak adlandırıyor. [1] Bu süreç suyun arazide kendisine kanal bulmasından, bitkinin toprak altında önüne çıkan engelleri aşarak büyümesinden farklı değil. Değer zinciri böyle evriliyor.
Sular siyasette aynı kolaylıkla akmıyor. Değerli arkadaşım Profesör Ersin Kalaycıoğlu Yeni Arayış dergisindeki yazısında demokrasinin özen isteyen bir yönetim şekli olduğunu örnekleriyle inceliyor.[2] Profesör Kalaycıoğlu değişik ülkelerin deneyimlerinden örnekler veriyor.
Bu sıkışıklıktan ne zaman çıkabileceğiz? Bizi daraltan nedir, güvensizlik mi? Öyleyse, kaynağı nedir?
Ülke bir yandan Avrupa endüstrisinin önemli bir tedarikçisi durumuna geldi ve imalatçılık yanında tasarım yapmaya da başladı. Yani bir yandan ekilen bitki büyüyor, bir yandan bu büyüme kendi kendisini finanse edinemiyor ve katma değer yetersizliği, alışkanlıkların yol açtığı her türlü tüketim ve tasarruf azlığı ile, cari işlemler açığı doğuruyor. Birey kendi kazancıyla harcama yaptığına inanıyor, ama satın alınan dayanıklı tüketim malı, mamul malın içerdiği ithal girdi, döviz maliyeti içeriyor. Bunların tümü hak elbette, ama maliyetlerinin bilincinde olmak şartıyla yapılması gereken harcamalar.
Bu filmi en son ne zaman gördük? Çok eski değil, 2001 yılı sonunda TEFE yüzde 88.6, TÜFE yüzde 68.5 olmuştu. Yani, bugünkü durumdaydık, ama o zaman ülkeyi yeniden doğru yola sokan inat değil akıl oldu. Üçlü koalisyon döneminde, IMF göreve çağrıldı ve geçmiş örneklerde İngiltere, Fransa, Yunanistan, İtalya gibi birçok örnekte, ulusal yönetimler IMF'den gerçeği saklarken, Türk hazine ekibinin bilgisini dürüstçe ortaya koyması doğru adımların atılmasına destek oldu.
Elbirliğiyle yapılan çalışmalar ülke ekonomisinin doğru yönetilebilmesi için temelleri atmıştı. Doğru yönetim (governance) kuralları doğru bir şekilde yeniden kurulmuştu. Ne yazık ki bunların ömrü on yılı bile bulmadı, kamu ihaleleriyle sistem delinmeye başlandı. Siyasal zekânın yanına ticari zekanın geldiği görüldü. Cumhuriyet'in kuruluşundan beri yaşadığımız dönemleri anımsarsak, köklü değişikliklerin etkisini 5-6 yıl sürdürdüğünü, ardından eskiye dönüldüğünü görürüz. 1950-54 arası, 1960'ı izleyen yıllar, 1980'den sonraki 5-6 yıl ve 2000'in yıllardaki düzelmenin zamanla etkisini yitirdiğini göstermektedir.
Türkiye'de bugün çok daha çetin bir tablo ile karşı karşıyayız. Karşımızda, hesap sorabileceğimiz, olanların maliyetinin farkındaki bir yönetim değil; her şeyi, "bu konuları en iyi bilen olarak, ben yaptım" diyen bir yönetim var. Yoksa bunları bilinçli olarak mı yapıyor?
Sonuç olarak yirmi yılda "güven", temelli bir şekilde sarsıldığı için, bireylerin, şirketlerin, kamunun satın alma, borçlanma kararlarında doğru değerlendirme yapabilmeleri, bu kararların yeterli ve uygun-doğru para-faiz politikası ile güçlendirilmesi gerekmektedir. Asıl olan "güvenin" yeniden kurulmasıdır. Ekonomi politikası altyapısının, hukukun, yargılama sisteminin ve en önemlisi, hesap........
© T24
visit website