menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Adımın Onur olmasının Fatih Altaylı ile ilgisi ne?

11 1
01.09.2024

Türkiye’nin “ana akım” televizyon/gazete/radyolarında uzun yıllar yöneticilik, yazarlık, programcılık yaptıktan sonra 2023 seçimlerinin ardından -rakip patronun gazetesindeyken “kriminal medya patronu” dediği- patronu için “Türkiye yeni bir dönemece girerken, dost dediğim birine daha fazla dert olmamam gerek herhalde. Benim özgürlüğüm, onun yükü olmamalı” gibi gazetecilik şahikası bir vecize sarf ederek Youtuber’lığa geçiş yapan eski televizyoncu Fatih Altaylı’ya, CHP genel başkanlığı yaptığı 13 yıllık süreçte birçok defa kendisinin programlarına konuk olan eski siyasetçi Kemal Kılıçdaroğlu kişisel bir mesele nedeniyle çattı.

Altaylı’nın kendisi için “AKP’nin adamı” demesine bozulan Kılıçdaroğlu, 75 yaşını aşmış emekli bürokratların Facebook postlarına benzeyen; bazı sözcüklerinin tüm harflerini, cümle içlerindeki bazı sözcüklerinin ise baş harflerini büyük yazdığı duygu ve hiddet dolu bir metin paylaştı.

Kılıçdaroğlu, bu metinde CHP’nin başında olduğu ve yani Fatih Altaylı’yla “teke tek” yayınlara konuk olduğu 2010-2023 yıllarından çok öncelerde yaşanmış, bilinen olayları hatırladı ve onlara atıf yaptı.

Atıf yaptığı olaylar arasında belki de en hatırlanmayan ve anlaşılmayan olayın üzerinden ise 33 yıl geçti; yaygın tabirle o zaman doğan çocuklar 33 yaşına geldi.

21 Mart 1991 günü, Turgut Özal’ın Kıbrıslı prensi Asil Nadir’in iki yıl önce Mehmet Ali Yılmaz’dan satın aldığı Güneş Gazetesi’nin Beyazıt’ta Turanlı Sokak No:20’deki 7 katlı binasının 5’inci katındaki yemekhanesinde, gazetenin genel yayın yönetmeni Uluç Gürkan, 500’ün üzerindeki gazete çalışanıyla toplantı halindeydi.

İngiltere’deki dev şirketi Polly Peck International, dolandırıcılık ve zimmet suçlamaları nedeniyle mali krize girip iflas ederek kayyuma devredilen patron Asil Nadir’in de 16 Aralık 1990’da giriş yaptığı İngiltere’de tutuklanması nedeniyle, sahibi olduğu gazeteler ve diğer şirketlerde 5-6 aydır maaş ödemelerinde sorunlar başlamıştı.

Gazetenin İstanbul’daki tüm birimlerindeki çalışanlarının katıldığı toplantıda son defa bir kısım ödemenin yapılacağını ve bundan sonrasında çalışanlara maaş ödenebilecek bir durumun olmadığını açıklayan Uluç Gürkan, birlikte çalıştığı yazı işleri ekibiyle birlikte istifasını duyurdu.

Duygusal bir havada geçen toplantının ardından Uluç Gürkan alkışlar arasında gazete binasından ayrılırken çalışanlar İngiltere’de Asil Nadir’e hitaben 3 sayfalık bir bildiri yayınladı. O günkü haberlerde bildiriyle ilgili şunlar yer aldı: “Bildiride, özveriyle çalışanların müesseseyi ayakta tutmaya çalıştıkları, her çalışanın ortalama 10 milyon lira alacağı olduğu, bazı üst yöneticilerin tazminatlarını peşin olarak aldıkları ve otomobilleri mülkiyetlerine geçirdikleri, Güneş’in gelirleri ve mallarından elde edilen 5 milyar liranın Günaydın’a aktarıldığı, yine Günaydın’ın borçları nedeniyle Güneş’in malları üzerinde 35 milyar liralık ipotek bulunduğu kaydedildi. Ve Asil Nadir’den sorunların çözümü için müdahalede bulunması istendi.”

22 Mart 1991.

Kısa bir süre sonra Asil Nadir’in İngiltere’deki şirketlerinde yöneticilik yapan Ömer Erdal Yılmaz, Türkiye’ye gelip genel koordinatör unvanıyla tam yetkili olarak Güneş’in yönetimini ele aldı.

Uluç Gürkan’ın ayrılırken düzenlediği toplantı gibi gazete çalışanlarını, Beyazıt’taki binanın 5’inci katındaki yemekhanesine davet etti.

Basın emekçilerinin doldurduğu yemekhaneye giren Ömer Erdal Yılmaz, toplantıya başlamadan önce 500’ün üzerindeki gazete çalışanıyla tek tek tokalaştı.

2019’da altın rengine boyanmış 6 kilo metal külçeyi altın sanarak 200 bin dolar kaptırmasıyla gündeme gelecek olan Ömer Erdal Yılmaz, toplantıda profesyonel şirket yönetimi tecrübesinin çok olduğunu ve Güneş’i düzlüğe çıkartacağını vadederek, Asil Nadir’in de çok üzgün olduğunu ve çalışanlardan bir süre daha sabretmelerini istediği mesajını iletti.

Asil Nadir.

Asil Nadir’in yakın ekibinde yer alan bir profesyonel yöneticinin İngiltere’den gelerek işin başına geçmesi, geriye dönük maaş ile ikramiye alacakları olan ve tazminat haklarının da yanmasını istemeyen çalışanlar arasında ilk günlerde bir umut yarattı.

Çalışanlar işlerine devam ediyordu ancak ödemeler yapılmadığı için alacakları da artmaya devam ediyordu.

Ömer Erdal Yılmaz, birkaç hafta sonra İstanbul’daki çalışanlarla düzenlediği ikinci yemekhane toplantısında “Brunei Sultanı da Asil Nadir’in durumuna çok üzülüyor ve maddi destekte bulunacak” dedi.

Gazete çalışanları, umutları Brunei’ye bağlayan bu sözleri inandırıcılıktan uzak bularak kendileriyle alay etmek olarak değerlendirdi.

Ömer Erdal Yılmaz.

Mayıs ayının son günlerinde Güneş’in İstanbul, Ankara ve İzmir bürolarında maaşlarını alamayan çalışanlar, muhasebe bölümlerinin veznelerinin önünde kuyruk oluşturarak iş durdurma eylemine başladı.

Haziran ayında önce Güneş’in İzmir bürosunda çalışan 47 çalışanın iş akitleri feshedildi.

Aynı gün Ömer Erdal Yılmaz imzalı bir yazıyla gazetenin Ankara Temsilcisi Nurcan Akad görevden alındı ve o zamana kadar adı pek duyulmamış İstanbul’dan bir spor muhabiri olan Fatih Altaylı, Güneş’in Ankara temsilciliği görevine getirildi.

Nurcan Akad, atama yazısının tek imzalı olması nedeniyle geçerli olamayacağını belirterek görevini devretmedi ve mahkemeye başvuracağı söyledi.

Ancak bundan iki gün sonra gazetenin Ankara bürosunun Nurcan Akad’ın da aralarında olduğu tüm editoryal ekibi, idari birim çalışanları ve Ankara’daki matbaa işçileri tazminatsız olarak işten çıkartıldı. O günlerde gazetelerde “Güneş’in Ankara bürosunun tamamı işten çıkartıldı” diye yazıldı.

16 Haziran 1991.

İşten çıkartılan gazete çalışanları, kıdem tazminatları ve geriye dönük alacaklarını tahsil edebilmek amacıyla dava açabilmek için aralarında para topladı. Türk-İş Destekleme Fonu’ndan işten çıkartılan Güneş çalışanlarına para yardımı yapıldı, Türkiye Gazeteciler Sendikası da basın emekçilerine destek için yardım kampanyası başlattı.

Bu sırada meslekte onuncu yılına girmiş ancak adı henüz duyulmuş olmayan Fatih Altaylı, Ankara bürosundaki........

© Serbestiyet


Get it on Google Play