menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

“Kanı hızlı akan ateşli bir devre”

47 0
28.02.2024

10 Kasım günü Tuzla Piyade Okulu’ndagerçekleşen olay hakkında T24’te Tolga Şardan geçtiğimiz günlerde üç yazı yayımladı ve bu yazılarda hem olaya karışan kursiyer teğmenlerin hem de olaya müdahale eden görevli subayların disiplin soruşturmasındaki ifadelerine yer verdi.

Bu ifadelerdeki anlatımlar bize sadece olayın kendisiyle ilgili değil, subayların bir soruna yaklaşma ve onu çözme biçimleri üzerine olduğu kadar TSK’nın genel gidişatı hakkında da ipuçları veriyor.

Bu yazıda kurs tabur komutanının (binbaşı), öğrenci alay komutanının (albay) ve Piyade Okul Komutanının (tümgeneral) ifadelerinin bazı yerlerine projektör tutmaya çalışacağım.

Ancak ifadelere geçmeden önce olayı özetlemek yararlı olabilir:

Olayın gerçekleştiği yer, Tuzla’da bulunan Piyade Okulu. Bu okul, piyade sınıfına mensup subay, astsubay ve uzman erbaşlara yaklaşık bir yıl süreli piyade eğitimi veriyor. Olayın gerçekleştiği birlik, Piyade Okulunun subay kurs taburu, yani en önemli birliği. Bu subaylar, olaydan yaklaşık iki ay önce, 30 Ağustos 2023’te Kara Harp Okulundan mezun olan piyade teğmenler.

Olay(lar) 10 Kasım ve 13 Kasım’da olmak üzere iki aşamada gerçekleşiyor. Önce, 10 Kasım anması esnasında teğmenlerden biri yakaya takılması için toplu olarak dağıtılan Atatürk fotoğrafını takmaktan imtina ediyor. Sorulduğunda “iğnem yok”, kendisine iğne verildiğinde bu kez “fotoğrafım yok”, hem fotoğraf hem iğne verildiğinde ise “sonra takarım” gibi mazeretler belirtiyor ve sözlü ama ciddi bir gerginlik yaşanıyor. Bu sözlü gerginlik daha sonra teğmenlerin whatsapp gruplarında yazılı küfürleşmelere dönüşüyor.

Araya hafta sonu giriyor. Bu durumdan rahatsız olan teğmenlerden biri, kendi ifadesine göre, Trendyol’dan A5 ebadında 50 tane Atatürk fotoğrafı sipariş ediyor ve pazartesi günü, 13 Kasım’da, ders saatinde derse katılmayarak, “o” teğmenlerin kaldıkları yatakhanenin kapısının dış ve iç tarafına bu fotoğraflardan ikisini yapıştırıyor. O teğmenler bu fotoğrafı söküyorlar; bunun üzerine arbede yaşanıyor. Darp edildiğini iddia eden teğmenlerden biri askeri teamüllere aykırı olarak cumhuriyet savcılığına giderek şikayetçi oluyor. Olayın kamuoyunca bilinir olmasını sağlayan esas gelişme de savcılığa yapılan bu şikâyet oluyor.

Şimdi ifadelere bakalım.

Binbaşı rütbesindeki Tabur komutanı şöyle diyor:

“13-15 Kasım tarihleri arasında üç gün izne ayrılmıştım. Olay olduğu sırada piyade okulu lojmanlarındaki evimdeydim. Yüzbaşı Y.B., beni arayarak, ‘bir grup kursiyerin, üç kursiyerin kaldığı odaya girerek kursiyerler arasında tartışma yaşandığı’ bilgisini verdi. Ben de 83. dönem subay temel kursiyerlerinin kanı hızlı akan ateşli bir devre olduğu için tartışmanın büyümemesi için bu üç kursiyeri odamın önünde hazır bekletmelerini, 15 dakika sonra kışlada olacağımı söyledim.”

Bu ifadelerde bana dikkat çekici gelen iki şey var.

Bir: İlk olay 10 Kasım........

© Serbestiyet


Get it on Google Play