Necdet Uzun yazdı: Yalan, iftira ve şantaj salvoları...
Yıllardır,
10 Ocak Çalışan Gazeteciler
Günü ile ilgili
yazmıyorum...
Çünkü, bu mesleği
onurlu kılan
etik değerlerin
surlarında,
"Gazeteci" kimliğine
kolayca bürünen
"Tufeyli takımı"nın
yalan, iftira ve şantaj
salvolarıyla
açtığı
gedikler;
Gazi Mustafa Kemal
Atatürk'ün,
"Türk basını,
milletin gerçek ses ve iradesinin doğduğu yer olan cumhuriyetin etrafında çelikten bir kale oluşturacaktır"
diye tanımladığı
o kaleye,
onarılması
güç zararlar vermiştir...
Bu ülkede,
bir kişi, "Bakkal"
dükkanı açıp,
esnaflık yapmak
için
7-8 kuruma
başvurup,
kayıt altına girerken,
"Gazeteci"
olmak için
okur-yazar belgesi bile almaya gerek yoktur!..
Gazeteciler cemiyetine üye olmak dahi
zorunlu değildir...
Sadece gazete, dergi, radyo,
televizyon ve haber sitesi için
sahip ve sorumlu yazı işleri müdürleri
Cumhuriyet Başsavcılığı'na
başvurmak zorunda...
Ancak, "Korsan" haber sitelerinde
bu şart da aranmaz!..
Devlet dahi tebligat yapmak için
onlara ulaşamıyor...
Adresler;
ya mezarlık ya da
virane yerler çıkıyor...
Devlet
önlemler
alıyor ama
insanların
hayatlarını karartan
FETÖ mirası
itibar suikastları
devam ediyor...
Bu asalaklar,
yasal boşlukları........
© Samsun Gazetesi
visit website