Kumda yüzmek ne zormuş!
Çakılharmanlar Caddesinin, Kömürcüler Cami kavşağından itibaren sağ yanı bir zamanlar Büyük Kovanağzı, diğer yakası ise Küçük Kovanağzı idi. İsimlerdeki büyük ve küçük takıları aldatıcı olmasın, hem yüzölçümü hem de nüfus yoğunluğu bakımından Küçük Kovanağzı daha büyüktü. Çocuklar aynı okula gider, insanlar çarşıya aynı otobüsle gidip gelirdi. Zaman ilerledikçe, Büyük Kovanağzı’nın gayretli muhtarı Hasan ağa, Belediye’nin kapısını aşındırarak, Hasırcılar Sokaktan girip Suruç Sokak’a kıvrılarak Çakılharmanlar’a gelen bir otobüs seferi tahsis ettirdi. Şimdi Yenişehir Mahallesi olan ve yüksek ve lüks binaların inşa edildiği yer ise yüz-yüz elli metrekarelik arsalara kondurulmuş, dar sokaklı Yenice mahallesiydi. Yeniceliler otobüs ve dolmuş seferlerinin o dar yolları da kat etmesi için çok gayret gösterip muvaffak oldular. Fakat hem otobüs hem de dolmuş şoförleri labirenti andıran yollardan çok mustarip oldu. Zira yol kenarına bırakılmış bir üç tekerlekli motosiklet bile geçişi engellerdi. Hatta o çileye tahammül edemeyen bazı yolcular, Yem Sanayi’den sonraki durakta inip kalan yolu yürümeyi göze alırdı.
Gayri federe Şahin Gençlik Semt takımını henüz kurmadığımız bir zaman Büyük Kovanağzı gençleri ile bir mahalle maçına karar verdik. Sahayı da, Çakılharmanlar Caddesi ile Hasırcılar Sokak’ın kesiştiği yerdeki tarla olarak belirledik. Bu durumda ev sahibi Büyük Kovanağzı idi ama top getirmemişlerdi. “Burası ortak saha, hem tarlanın çoğu da size cephe, topu siz getirin” deyince arkadaşlar arasında para toplayıp, Şevket Topraklık’ın bisikletine binerek, Alparslan Okulunun oradaki büfeden top almaya gittik. O yıllarda Kovanağzı Caddesi delik deşik halde kumlu bir yoldu. Ben bir elimde top, diğeriyle seleden tutunurken Şevket’in hız merakı yükseldi. “Tutunamıyorum, yavaş sür” desem de ses kulağına değil,........
© Önce Vatan
visit website