OKUMAK RİTÜEL DEĞİL ANLAMAYA ÇALIŞMAKTIR!
Bilmek için, öğrenmek için, kafamızdaki eksik bulmaca sorularını cevaplamak, daha bilinçli yaşamak adına bilgi dağarcığımıza yeni olanı eklemektir, okumak. Okumak bir eylemdir ama bir başına okuyup geçerseniz, okuma sonrası hiçbir bilgi edinmez iseniz, zaman kaybı, yerinde sayma, otomobillerin patinaj yapması gibidir, hareket vardır ama faydası sıfırdır, bazen eksidir, zararı dahi vardır.
Evet, okumaya karsı toplumsal bir baskı dahi oluşturduğumuz, bazen hafife alır, gereksizliğini savunduğumuz laflar dahi ettiğimiz doğru, isabetli bir tespittir. Toplumumuzun ekseriyeti okumanın gerekliliği ve elzem bir ihtiyaç olduğu yönünde sav geliştirse de azımsanmaz bir bölümü de aksini savunmaya devam eder durumdadır.
Felsefe okuyana “Hayırdır filozof mu olacaksın?”
Tarih okuyana “Başımıza tarihçi mi kesileceksin?”
Roman okuyana “Bunlar boş işler”
Şiir okuyana “Âşık mı oldun be?”
Tasavvuf okuyana “Bu iş kitaplardan öğrenilmez” diyen tuhaf insanlar ile iç içeyiz.
Yalanlamak ve reddetmek için okuma!
İnanmak ve her şeyi kabullenmek için de okuma!
Konuşmak ve nutuk çekmek için de okuma!
Tartmak, kıyaslamak ve düşünmek için oku!
Doğru ve isabetli düşünme yetisine sahip olabilmek için dahi mutlak okumak gerekir. Okumak eyleminden tamamıyla uzak kalmak demek buğday dökülmemiş değirmenden un beklemek misali çarkları döndürmektir ki, zararlıdır ve büyük........
© Önce Vatan
visit website