KİM, NEDEN YAPTI?
MHP Lideri Devlet Bahçeli’nin, ilk duyulduğunda pek inanılamayan “Öcalan Meclis’te konuşsun” çıkışının arka planındaki dinamikleri sorgularken yaşadığımız TUSAŞ saldırısı, bizleri, “Bu saldırıyı kim, hangi mesajı vermek amacıyla gerçekleştirdi?” sorusunun yanıtını aramaya yöneltti.
Evet, kim yaptı ve ne demek istiyordu?
Sorunun yanıtını bulmak hiç de zor değildi; birileri teröristlere, “Muhatabınız İmralı değil, Kandil’dir” mesajı veriyordu. Kandil’deki PKK’nın da, PKK’nın Suriye uzantısı YPG’nin de, PYD’nin de, SDG’nin de kimin kanatları altında olduğu herkesin bildiği bir sırdır.
Bölgemizdeki gelişmelerin arka planındaki dinamikler, BOP/BAP uygulamaları üzerinden bizi de etkileyecek yeni bir dünya düzeni hedefliyor; o nedenle çok dikkatli olmamız gerekiyor.
M. KEMAL SALLI
MHP Lideri Devlet Bahçeli’nin geçen gün grup toplantısında yaptığı, “Öcalan gelsin, DEM Parti grubunda konuşsun, terörün tamamen bittiğini ve örgütün lağvedildiğini haykırsın” çağrının üstünden 30 saat geçmeden, Türkiye’nin savunma sanayiinin kalbi olan TUSAŞ’ın Ankara merkezine yapılan terör saldırısıyla sarsıldık.
Bahçeli’nin, ilk duyulduğunda pek inanılamayan “Öcalan Meclis’te konuşsun” çıkışının arka planındaki dinamikleri sorgularken yaşadığımız TUSAŞ saldırısı, bizleri, “Bu saldırıyı kim, hangi mesajı vermek amacıyla gerçekleştirdi?” sorusunun yanıtını aramaya yöneltti.
Evet, kim yaptı ve ne demek istiyordu?
Sorunun yanıtını bulmak hiç de zor değildi; birileri teröristlere, “Muhatabınız İmralı değil, Kandil’dir” mesajı veriyordu. Kandil’deki PKK’nın da, PKK’nın Suriye uzantısı YPG’nin de, PYD’nin de, SDG’nin de kimin kanatları altında olduğu herkesin bildiği bir sırdır.
O nedenle, “Yeni çözüm süreci Bahçeli’nin mi, Erdoğan’ın mı planı?” sorgulamasıyla zaman kaybetmeyelim; fotoğrafın bütününü görmeye çalışalım. Fotoğrafın bütününü görebildiğimiz oranda, yalnızca TUSAŞ saldırısının nedenlerini değil, önümüze serilmek istenen sorunların niceliğini ve niteliğini anlamamız mümkün olabilecektir. Bölgemizdeki gelişmelerin arka planındaki dinamikler, BOP/BAP uygulamaları üzerinden bizi de etkileyecek yeni bir dünya düzeni hedefliyor; o nedenle çok dikkati olmamız gerekiyor.
Öncelikle bilmemiz gerekir ki, bölgemizde yaşanmakta olan gelişmelerin Miladı, I. Körfez Savaşı’dır (1991). Sovyetler Birliği’nin dağılmasının hemen sonrasında yaşanan I. Körfez Savaşı’nın hedefi, Saddam tarafından işgal edilen Kuveyt’e özgürlük götürmek falan değildi. Dönemin ABD Büyükelçisi tarafından gaza getirilerek Kuveyt’e sokulan Saddam, “Bağımsız bir ülkeyi işgal etti” gerekçesiyle, ABD’nin başını çektiği Batılı koalisyon tarafından tepelenmiş, ABD’nin elinde biriken 10 yıllık silah stoku -faturası Küveyt şeyhine kesilerek- Küveyt çöllerine yağdırılmış, savaş sonrasında Saddam’ın ülkesi 36. Paralel boyunca bölünerek “Yeni Dünya Düzeni”nin başlangıç bölümü olan Büyük Ortadoğu Projesi’nin (BOP) ilk adımı atılmıştı.
BOP, eski ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı Zbigniew Brzezinski’nin “Medeniyetler Çatışması” yazarı siyaset bilimci Samuel Huntington ile birlikte güncelledikleri Ortadoğu’nun kontrolünü ele almayı hedefleyen bir projeydi. BOP daha sonra genişletilerek, Büyük Avrasya Projesi’ne (BAP) dönüştürülmüştü.
HEDEF, “YENİ DÜNYA DÜZENİ”/ TANRI KRALLIĞI’DIR
11 Eylül 2001’de İkiz Kuleler’in “Taliban militanları tarafından güpegündüz uçaklarla vurulması”, “Demokrasi götürüyoruz” kamuflajı altında, BOP’u hayata geçirme operasyonlarının devamı olan Afganistan ve Irak’ın işgal edilmesine gerekçe yapılmıştı. 7 Ekim 2013’te “Hamas’ın İsrail’e yönelik gerçekleştirdiği” Aksa Tufanı saldırısı da, Gazze’yi haritadan silme operasyonunu........
© Önce Vatan
visit website