HACİVAT-KARAGÖZ, NASREDDİN HOCA VE İLK TÜRK TİYATROSU...
Temaşa sanatı, Meddah, Hacivat-Karagöz, Tasavvuf Musikisi, Sema gösterileri, Hayal sahnesi, Fasıl heyeti, Kukla …
Bunlar milli benliğimizin ve edebiyatımızın değişmez temel taşlarıdır…
Hacivat ve Karagöz kimdir? Yaşamış mıdır, yaşamamış mıdır?. Yoksa bir hayal ürünü müdür?..
Edebiyat ve tarih kitaplarında belirtildiğine göre; Hacivat ve Karagöz Ramazan eğlencelerinin baş kahramanlarındandır…
Bizim çocukluğumuzda köy ilkokullarımıza kadar gelen sanatçılar KARAGÖZ oynatırlardı…
Şimdi bu tarihi oyunumuzu Yunanlılar kendilerine mal etmeye çalışıyorlar…
Hatta Yunanlıların bu oyunumuzu kendilerine mal ettiklerine şahit oluyoruz…
Buradan Kültür Bakanlığımızı da göreve çağırıyoruz;
Lütfen Hacivat-Karagöz oyunumuza sahip çıkınız…
Hacivat-Karagöz oyunu bizim kültür mirasımızdır…
Milli, benliklerimize ve Kültür miraslarımıza sahip çıkmak en büyük görevimiz olmalıdır…
Son yılların en güncel sorularından biri; Hacivat ve Karagöz Türklerin midir yoksa Yunanlıların mıdır?
Gerçek şudur:
Hacivat ve Karagöz ikinci Osmanlı Padişahı Orhan Gazi zamanında yaşamıştır…
Orhan Gazi; 1324 – 1326 yılları arasında Padişahlık yaptığına göre demek ki Hacivat ve Karagöz bu yıllarda yaşamıştır…
Rivayete göre Orhangazi Bursa’da bir Cami yaptırmaktadır…
Bu Camiinin inşaatında Karagöz adında bir işçi çalışmaktadır. Karagöz; Duvar taşlarını demir kenetlerle birbirine bağlamaktadır…
Aynı inşaatta arkadaşı Hacı İvad (Hacivat) da çalışmaktadır…
Karagözle Hacivat’ın birbirleriyle şakalaşmaları, işçilerin de onların hallerine gülüp çalışmayı aksatmaları yüzünden işler ilerlememektedir…
Orhan Gazi inşaatı gezerken inşaatın ilerlemediğini görünce mimarbaşıyı sorguya çeker…
Mimarbaşı Hacivat’la Karagöz’ün durumunu anlatır…
Padişah kızmıştır. Her ikisini de huzuruna çağırır. Bir hamam muhaveresi yaptırır. Oyun hoşuna gider. İşin sürüncemede kalmasına da göz yummaz. Onları uyarır…
Birkaç gün sonra yine inşaatı kontrole gider…
Bakar ki yine ilerleme yok…
Mimarbaşı aynı mazereti anlatınca Hacivat ve Karagöz’ün idam edilmelerini emreder…
Bunu duyan Karagöz : “Adam sen de…”diyerek sol eliyle sakalını tutup sağ elini sallar…
Hacivat ise iki elini yumruk yapıp üst üste vurarak : “Taş-taş üstünde kalmasın…”der…
İkisi de Padişah’ın emriyle idam edilir…
Orhan Gazi sonradan Hacivat’la Karagöz’ü idam ettirdiğine pişman olmuştur…
Buhara‘nın Küster kasabasından gelen Şeyh Küsteri,........
© Önce Vatan
visit website