Kırılmadık ne kaldı? - 97
Günümüzün siyasi söylemleri ile 92 yıllık cumhuriyet tarihimizin son on yılını temel alarak, geride kalan dönemde yapılanları yok saymak; alınan mesafeleri görmezden gelmek, başarıları küçümsemek, özellikle cumhuriyetin ilk on yılında yoktan var edilenlerle alay dahi ederek. Cumhuriyet dönemine, kimilerince fetret (kargaşa) tanımlanmasının yapılması, büyük bir haksızlık, tarihi gerçekleri yok saymak demektir.
Son dönemde AB, BM, NATO ve neredeyse sınır komşularımızın tamamı ile kavgalı olan Türkiye; aslında 29 Ekim 1923 sonrasında Atatürk’ün başarıyla uyguladığı, ‘Yurtta Sulh, Cihanda Sulh’ politikasıyla dış ilişkilerimize ‘’başarı’’damgasını vurmuştur.
Bu gün ise bu başarılı dönemden, ‘stratejik yalnızlığa’ itilmiş bir ülke görüntümüz oluşmuştur.
Laik Türkiye Cumhuriyetinin kuruluşundan sonra geçen ilk on yıl ve sonrasında yoktan var edilen sanayi hamleleri ile öz varlığımızı güçlendiren cumhuriyetimizin ekonomik kazanımları; 2002 yılından beri yönetenlerce; özel sektöre ve yabancı kuruluşlara özelleştirme adı altında satıla, satıla bitirilememiştir!
Günümüzde yarattıkları tüketici odaklı ve tamamen dışa bağımlı ekonomi ile sanayileşmenin bir tarafa bırakıldığı, tarımsal üretimde dünyanın kendi kendine yeten beş ülkesinden biri konumundan, bu ürünleri ithal eden ülke konumuna itilen. Yeşil alanların yerini yolların, gökdelenlerin, AVM’lerin aldığı, bazı alt yapı çalışmalarıyla ekonomik başarı kazanılıyor........
© Önce Vatan
visit website