Çocuklarımız, Ellerimizden Kayıp Gidiyor
Çocuklarımız, Ellerimizden Kayıp Gidiyor
Türkiye’nin Batılılaşmadan sonra, bir türlü belini doğrultup, kendi kültür ve misyonuna bağlı bir politika takip edemediğini birçok araştırmacı söylüyor. Fakat, bu sıkıntıların en önemli tarafı, gençliğimizin giderek kendi değerlerinden uzaklaşması ve daha dar bir mantık ile yaşamaya başlayarak, kendi kimliğini kaybetme ile yüzyüze gelmesidir.
Çocuk ve Gençlerin sahipsizliği:
Çocuk ve gençlerin sahipsizliği, ailesiz kalması veya tamamen kendi haline bırakılmışlığı değildir. Onlara, kendi tarih, kültür ve ahlak değerlerinin yeteri kadar verilmemesi ve bunun getirdiği “yön bulamama” özelliğinin ortaya çıkmasıdır. Özellikle eğitim sistemi, neyi niçin verdiğini söyleyememenin belirsizliği içindedir. İkinci olarak eğitim, çocuk ve gence ahlaki ve sosyal özellikler kazandıramamaktadır. Eğitim amacını bugün bir genç insana sorsanız, mesleğe insan yetiştirmek, özelde ise belli bir mali imkana kavuşma yolu olarak söyleyecektir. Çünkü eğitim sistemimiz, tamamen kendi irademizle yürüyememekte ve hala Batılı düşünce ve metodun hakim olduğu bir alan halinde devam etmektedir. Ders kitapları da, tarih, kültür, ahlak gibi konularda, “tarafsız” bir bakış açısına sahiptir. Sanki, ilim adamının mukayeseli araştırma yapma ihtiyacına uygun, amaçsız bir bilgi malzemesi sunmaktadır. Bu milletin ideal ve varlık sebebi, tam olarak öğrenciye verilememektedir. Bu arada maalesef, Batı’nın kendi insan ve toplumunun ihtiyaçlarına uygun metotlar, bizim eğitim sistemimizin şeklini belirlemektedir.
Böyle bir ortamda, eğitimden yetişen nesiller; bir yandan kendi toplum, insan ve devlet anlayışının dışındaki bilgi ve anlayışlar ile yetişirken; diğer taraftan, kendi kültür ve değer sistemlerinden uzaklaşmakta ve çeşitli akımların birer bağlısı ve........





















Toi Staff
Sabine Sterk
Gideon Levy
Penny S. Tee
Mark Travers Ph.d
Gilles Touboul
John Nosta
Daniel Orenstein