31 MART YEREL SEÇİMLERİNİN DÜŞÜNDÜRDÜKLERİ
Gaye insan, ufuk Peygamber Nebiyyi Muhterem (sav), Mekke’den Medine’ye hicret edince acil eylem planı olarak eş zamanlı önemli üç icraat gerçekleştirmiştir. İnsanların gönlüne dokunmak, kalplerini inşa ve ihya etmek için Mescid-i Nebevîyi yaptırmış, kafalarını doğru bilgi ile inşa için mescidin bitişiğine Suffe yatılı okulunu yaptırmış, arkasından da karınların doyurulması için Medine pazarını devreye sokmuştur.
İnsanları kazanmanın ve aidiyetlerini sağlamanın yolu; onların kalplerini, kafalarını ve karınlarını doyurmaktan geçer. İşte Rasûlullah (sav), Medine devletini kurduktan sonra yaptığı bu uygulamalarıyla bize bu mesajı vermiştir.
Türkiyeli Müslümanlarının kalpleri ve kafaları, cumhuriyetin tosuncukları tarafından okullarda uygulanan laik eğitim sayesinde sekülerleştirilerek işgal edildi. Dünyevileşme hastalığı ile muallel hale getirildi. Bu hastalığa bulaşmayanlar, imalat hatası olarak varlıklarını sürdürmektedir. Cumhuriyetle birlikte ivme kazanan “modernleşme süreci” etkisini giderek yaygınlaştırdı. Bu süreçten bizim “mücahitler” de “müteahhitleşerek” nasibini aldı.
Batıdan alıntı olan modern hayat algısı; dinden uzaklaşmayı, Allah’ın emirlerinin kapsama alanından çıkıp heva ve hevesi ilah edinerek, dinden bağımsız, ya da hayata müdahale etmeyen, kişi ile Allah arasında kalan, vicdanlara ve özel hayata mahkûm edilen bir din anlayışı ile hayata bakan insan türünü doğurmuştur. Bu insan türü, dinden bu şekilde kopuşu “özgürlük” olarak isimlendirerek “dindar nesil, dindar gençlik” yetiştirmekle ilgili söz ve uygulamaları, özgürlüklere müdahale olarak değerlendirmektedir. Onun içindir ki Ak Parti iktidara gelince bu kesim, “Türkiye İran olacak, özel yaşamımıza müdahale edilecek” diye yaygara kopardılar. Fakat ne garip tecellidir ki, bu dönemde daha çok soyunmakta, daha çok içkilerini yudumlamakta ve hatta hayvanlardan da özgür yaşamaktadırlar. Bir zamanlar gazeteci Güneri Cıvaoğlu, köşesinde; “Hayvanlar kadar özgür olmak istiyorum” diyordu. Şu an o hale geldi ki, Allahu a’lem hayvanlar onların yaşantısına bakıp hayâ ediyorlar.
İşte böyle bir Türkiye’de insanları karnından/midesinden yakalayan iktidarlar işi götürmüştür. Onun içindir ki Türkiye’yi kırk yıl oyalayan kurt politikacılardan müteveffa Süleyman Demirel, “İktidar tencereden/mutfaktan geçer” demiştir ve de öyle olmuştur ve olmaktadır.
Ak Parti ilk iktidara geldiği dönemlerde........
© Mir'at Haber
visit website