GAZZE BOMBALANMAYA DEVAM EDİYOR
Gazze bombalanmaya devam ediyor!
Sen telefonda konuşurken
Sen çocuğunu okuldan alırken
Sen alışveriş yaparken
Sen para sayarken
Gazze bombalanmaya devam ediyor!
Sen bulaşık yıkarken
Sen yemek pişirirken
Sen ütü yaparken
Sen müzik dinlerken
Sen çocuklarını okula hazırlarken
Sen en sevdiğin diziyi izlerken
Sen çocuğunun ödevlerine yardım ederken
Sen kahve içerken
Gazze bombalanmaya ve çocuklar ölmeye devam ediyor
Sen telefonunda konuşurken
Sen çalışırken
Sen dişlerini fırçalarken
Sen arkadaşlarınla gülüp eğlenirken
Sen en sevdiğin diziyi izlerken
Sen trafikte müzik dinlerken
Sen kitap okurken
Sen su içerken
Sen uyanmak için alarmı kapatırken
Gazze’de yıllardan ölüm, Aylardan şehadet ve saatler füzeyi bomba geçerken
Gazze halkı şerefli direnişine ve ordusu ile beraber ‘’Ya Şehadet, Ya Zafer!’’ diyerek imanın hayranlık verici görgüsü ile kutsallarına vefalı, vatanına sevdalı direnişine devam ediyor.
İsrail ordusunun, Gazze Şeridi’ne bu gece boyunca düzenlediği saldırılarda en az 80 Filistinlinin öldürüldüğü bildirildi.
Ramazan ayına buruk bir sevinç ile, dünya üzerinde insanın yüreğini acıtan olayların karanlık gölgesinde girdik. Müslüman coğrafyalarda işgaller, kitlesel katliamlar, gözyaşları, kardeşin kardeşi katletmesi artarak devam ediyor. Çaresizlik, güçsüzlük, basiretsizlik, duygusuzluk, nemelazımcılık iklimi ile sarılan dünyamıza Ramazan-ı Şerif şifa olsun, temennimiz.
Kur’an’da, Müminlerin özelliklerinden biri de “Onlar, bir zulüm ve saldırıya uğradıkları zaman birbirleriyle yardımlaşırlar.” ayeti üzerinden veciz bir şekilde dikkat çekilmiştir.
Şura Suresinde (36,37,38,39) Ayette geçen “Yentesırûn” kelimesi, yardım istemek, bir şeyden yana olmak, birinin tarafını tutmak, galip gelmek, zafer kazanmak, düşmanı yenmek, birinden intikam almak, demektir oysa bizler ‘’Toprağını, denizini, kimliğini, kanını derisini, organını, ırzını, namusunu her şeyi isteyen bu kötülük.’’ karşısında ne az plan yapıyor ve ne de az konuşup az eylem yapar halimizle donmuş bakıyoruz. Biz seyrede durur iken
İsrail soykırım savaşının 162. Günü ve Hamas’ın açıklamalarına göre:
‘’İsrail’in devam eden saldırıları sonucu ölen Filistinlilerin sayısı 31.341’i aştı; bunların u’i çocuk, kadın ve yaşlılardan oluşuyor. ( 13.430 çocuk ve 8.900 kadın).
Yıkılan evlerin enkazı altında halen 5.000’den fazlası çocuk olmak üzere 7.000’den fazla Filistinli var iken Sağlık Bakanlığı’na göre çoğu çocuk ve kadın olmak üzere yaralananların sayısı 73.134’ü aştı.
Mart ayı başında Gazze’de şu ana kadar İsrail’in kasıtlı açlık politikasından kaynaklanan yetersiz beslenme ve dehidrasyon nedeniyle 28 çocuk öldü.
Filistinlilerin bina ve altyapı kayıplarına ilişkin ön tahminler 10 milyar doları aşıyor.’’
Gazze halkı şerefli direnişine ve ordusu ile beraber ‘’Ya Şehadet, Ya Zafer!’’ diyerek dünya imtihanının hakkını verirken bizler ölüm baygınlığı gibi bakan gözlerle tarihin en kanlı sayfalarına şahit olduk.
Soruna odaklanıp tam da kalbimize, vicdanımıza sormalıyız. Bizler bebek, çocuk, kadın, kız, kızan, ihtiyar, doğa, hayvan katledilirken ne yaptık da tarihin zulüm sayfaları ile kalem yazacak, mürekkep kuruyacak ve kötülüğün seyircisi olma kaderi bize ve evlatlarımıza genlerine kadar kodlanacak iken bu zamana imza yenilgi üzere imza attık. Şüphesiz başımıza gelen, elimizle kazandığımızın neticesidir.
Efendimiz Hz. Muhammed as buyuruyor ki:
”Öyle bir gün gelecek ki kafirler, aç kurtların leşe saldırdıkları gibi size saldıracaklardır.” Sahabe sorar:
”Biz o gün........
© Mir'at Haber
visit website