Bayram annedir, Babadır bayram…
Her zamankinden daha sevinçli taktı dolapları.
Menteşeleri kapaklara yerleştirirken vidaları ağzına aldı,
Sanki bir canlı varlıkmış gibi konuştu onlarla,
“Sabır, kaçmayın sağa sola,
Vuslata az kaldı”.
Mal sahibinin de dikkatini çekmişti,
Neye sabır, ne vuslatı, der gibi baktı.
“Anneme gidicem bayramda,
Tek başına kaldı babamın vefatından sonra.
Bu onun ilk yalnız bayramı,
O kadar heyecanlıyım ki çocuk gibi, günler geçmiyor,
Köyümü özledim, annem burnumda tütüyor.
Bu dolabı da takıp, marangozhanede birkaç işi daha halledip yarın erkenden yola çıkacağım.
Eşim ve çocuklar bendeki sevince şaşmaktalar.
Valizleri hazırladım,
Tavukları ev sahibine tembihledim, yemini suyunu verecek”.
Dolabın sahibi, adamın tavrına şaşıp tatsız tuzsuz geçecek bir bayram geçireceklerini düşünüp, marangozun bir çocuk gibi heyecanlı anneli bayram özlemi ile savruldu.
Hiç aklına gelmemişti annesi........
© Milli Gazete
visit website