Allah rahmet eylesin; Beyazit Camii imamı İsmail Biçer anlatmıştı, “Ben, sende hafız olmak istiyorum’ diyen hiçbir kimseyi geri çevirmedim.

Bir gün böyle diyen yaşlı birine, ‘Bir sayfayı kaç saatte ezberlersin?’ diye sordum, ‘On günde ezberlerim’ dedi, ben de ona, görev günlerimi söyledim ve bu günlerde gel, seni dinlerim dedim, aradan 18 yıl geçti ve hatim merasimini yaptık” demişti.

Adam, fabrikada çalışıyormuş. Sabah servis otobüsünde bir saat, akşam dönüşünde bir saat çalışarak hafız olmuş.

Aynı fabrikada çalışanların da on sekiz yılı geçmiş ama boşa geçmiş.

Görmediğim o adamın bana da etkisi oldu.

Askeriyede sivil memur olarak çalışan biri bana gelerek, “Ben hafız olmak isterim, beni dinler misin?” dediğinde hemen İsmail Biçer merhum aklıma geldi ve ‘Evet, Cumartesi günleri öğle namazı sonrası Cantaş Yayınevi’nde dinlerim” dedim. Hafız olmadı ama birçok sayfayı ezberledi.

O tanımadığım adam, metroda aklıma geliverdi, cep telefonumu açtım, Kur’an-i Kerim’den şu ayetleri Mecidiyeköy’e varıncaya kadar 20 dakikada ezberleyiverdim:

“De ki: "Allah'a hamd olsun. (Rasül olarak) seçtiği kullarına selam olsun. Allah mı daha hayırlı, yoksa onların ortak koştuğu mu?"

Yoksa, gökleri ve yeri yaratan, gökten size su indiren mi? (daha hayırlıdır)" Onunla güzel bahçeler bitirdik. Siz o bahçenin bir ağacını dahi bitiremezsiniz. Allah ile beraber başka ilah mı var? Hayır, onlar sapan bir kavimdir.

Yahut yeryüzünü yerleşim yeri kılan, aralarından ırmaklar akıtan, yeryüzünde dağlar yaratan, iki deniz arasına perde kılan kimdir? Allah........

© Milli Gazete