Toplumsal Denge İçin-IV
Bir konunun ya da sorunun ortaya konulması, bazen, bu yazı dizisinde olduğu gibi, bölümleme yapmayı gerektirebiliyor. Dolayısıyla okuyucunun dikkatini zorlama durumu da söz konusu olabilmektedir. Doğrusu okuyucunun dikkatini zorlamak istemem, bu yüzden okuyucu dostlardan sabır diliyorum.
Daha önceki bilgileri ve açıklamaları göz önünde tutarak, genel olarak Müslüman toplumlar, özel olarak Türk toplumunun günümüzdeki durumu üzerinde irdeleme denemesi yapılmaya çalışılacaktır.
Toplum, bir olgu olarak ele alındığında, doğrudan ilgili bilim olan sosyolojinin bakışı ve ortaya koyduğu verileri göz önünde tutmak yararlı olur, ayrıca zorunludur da. Sosyolojinin toplum hakkında yaptığı tanımların farklılığına rağmen ortak paydası, toplumun bir “ilişkiler yumağı” şeklindeki nitelemesi anlamlıdır. Gerçekten yaşadığı toplumda bir insan, sürekli ilişki içindedir. Bu ilişkiler farklı biçimlerde, değişik görünümlerde gerçekleşirken, bir takım ilkeleri, kuralları, kurumları, değerleri, görevleri, sorumluluk ve yükümlülükleri de hem temsil eder, hem gerçekleştirir. Aileyi oluşturan üyelerin birbirleriyle kurmak ve yaşamak zorunda oldukları ilişkiler, onların konumlarını, görevlerini, sorumluluk ve yükümlülüklerini belli ilkeler, kurallar ve değerler ölçeğinde tanımlar, değerlendirir. Onun için, toplumu anlamada ve kavramada genellikle aile örnek alınmıştır. Bazı düşünür ve bilim adamlarınca toplum olgusu ve devlet kurumu, söz konusu örnek temelinde kurgulanarak bir kuram(teori, nazariye) oluşturulmaya çalışılmıştır ve........
© Milli Gazete
visit website