Makam hırsı
Bismillahirrahmanirrahim
Âlemlerin Rabbi, Rahman ve Rahim olan Allah’a hamt, Peygamberimize, âline ve sahabelerine salât ve selam ederiz.
Nereye gidiyoruz? Bu soruyu, her şuurlu Müslüman, davasına sadık her Millî Görüşçünün kendisine sorması gerekir. Gazze’de Siyonist İsrail tarafından, masum Müslüman halk katledilirken, bu zulmün durdurulması için mücadele etmesi gereken Müslümanlar, İsrail’in işini kolaylaştıracak, anlamsız ve abes işlerle uğraşıyorlar. Millî Görüş, hakkın kapısını tutmak ise, bu kapıyı tutmanın gereği, Allah’ın ipi olan Kur’an’a sıkıca sarılmak, Peygamberin sünnetine tabi olmak ve tefrikanın her türlüsünden kaçınmaktır. Günümüzde bu halin en güzel örneğini, Gazzeliler ve HAMAS ortaya koymaktadır. Çok olumsuz koşullar altında olmalarına rağmen İslam’dan taviz vermiyorlar ve ittifaklarına zarar verecek olumsuz bir hareketin içinde de bulunmuyorlar. Millî Görüş nedir, Millî Görüşçü nasıl olur konusunda, ben Millî Görüşçüyüm diyen herkes, Gazze halkını ve HAMAS’ı, hikmetle okumalı ve örnek almalıdır.
HIRS
Bir Millî Görüşçüye olumsuz anlamda hırs yakışmaz. Hırs; herhangi bir şeye karşı aşırı istekli ve düşkün olmak, açgözlülük, onu elde etmek için aşırı uğraşmak, ondan başka bir şey düşünmemektir. Hırs; daha çok mal elde etmek, zenginlik, makam ve mevki sahibi olmak arzusudur. Mal biriktirme, makam sahibi olma arzusu, insan için çetin bir imtihan konusudur. İnsan, yaratılışı gereği malı sevdiği gibi makamı da sever. Süleyman’ın elinde mal ve makam faydalı iken, Firavun’un elinde ise zararlı olur. Bir Müslüman, mal ve makamı davası için arzu ediyorsa, bilinmelidir ki, bu ikisini insana Allah verir. Bu iki konuda kişi gayret eder, ancak Allah vermez ise olmaz. Makam, bir liderlik talebi ise bunu ümmetin akil insanları istişareler ile liderliğe layık insanlar arasından birisini tensip eder, ümmetin diğer mensupları da tensip edilen bu kimseye tabi olur. Bunun dışındaki liderlik ve makam elde........
© Milli Gazete
visit website