menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Asrın siyaneti

8 0
11.06.2024

Bir buçuk asır evvel Filistin topraklarında bilindik Yahudi sorunu yoktur. Yahudi’nin esamisi okunur, ancak tüm dünyada tanımlanmış birer sorun olarak tebarüz eden Yahudi toplulukları, henüz vaat edilmiş topraklar, iki nehir arası kutsallığı, anavatan masallarıyla propaganda yürütecek kıvama erişmemiş olmalıdır. Yahudi genel olarak yaşadığı, yaşatıldığı, esirgendiği, kayırıldığı toplumlarda sorun çıkarır ve oranın başlıca sorunu olmayı başarır. Üstelik yaşadıkları toplumlara kendini ayrı, ayrıcalıklı, ayrılıkçı, üstün hatta transandantal bir unsur olarak tanıtmasına ve onun bu tavrına göz yumulmasına rağmen hemen her toplumu itina ile ifsat edebilme istidadına sahipmiş gibi görünür. İşte bu ifsat çalışmaları, ondokuzuncu yüzyılda hâlâ Osmanlı egemenliğinde bulunan Filistin topraklarına ulaşır.

Siyonizm’in oluşumu ve resmen kuruluşuyla kanlı, hırslı, pervasız bir ideolojiye dönüşen ifsat çalışmaları, uzun ve yoğun uğraşlardan, plan, programlardan sonra hedef olarak gözüne Filistin topraklarını kestirir. Henüz yerleşime açılmış Kuzey Amerika topraklarının atıl alanları, Rusya’nın kuzeyine doğru uzanan bölgede Yahudi’ye tahsis edebileceği mekânlar, Güney Amerika’da uygun olabilecek yerler incelendikten sonra Filistin topraklarının yerleşmek, hak talep etmek ve fasit etmek için en uygun mesken olduğuna karar verilir. Bu yer belirleme işi bitince çoktan hazırlanmış planın aşamalarına geçilir ve kadim Filistin topraklarında satın alınan meskenlere yahut iskâna uygun mekânlara Yahudi aileler yerleştirilir. Bir yandan da canla başla uğraşıp mezkur........

© Milli Gazete


Get it on Google Play