Mevlid-i Nebi haftasında sünnet muhasebesi
Bir Peygamber düşünün ki, sakal bırakırken sünnetine uyuluyor, suyu üç yudumda içerken sünnetine uyuluyor, sağ elle yemek yerken sünnetine uyuluyor ama aynı Peygamber’in sünneti siyasette yok, kanunlarda yok, hukukta yok, aile hayatında yok, nafakada, mirasta yok, ekonomide yok, eğitimde yok, ahlakta yok…
Eğer bir toplum Peygamberleri’nin (s.a.s.) emirlerinden ve sünnetinden canlarının istediği ve hoşlarına giden emirleri alıp, işlerine gelmeyen emirleri ve sünnetleri de terk ediyorlarsa o toplum Peygamberi’ni anlayamamış demektir…
Eğer bir toplum, Peygamberlerini (s.a.s.) kız isteme törenlerinde, düğünlerde ve nikâhlarda hatırlayıp, ismini anıp, salâvat getiriyor ama düğünden sonra o yeni kurulan yuvanın yönetiminde, eşlerin birbirlerine karşı davranışlarında, akraba ilişkilerinde, izlenilen dizilerde, mutfaktaki gıdaların ve eve giren kazancın helalliğinde kimse o düğünde hatırladığı Peygamber’in ne dediğine bakmıyorsa o toplum Peygamberi’ni anlayamamış demektir…
Eğer bir toplum, Peygamberlerini (s.a.s.) çocuklarının sünnet törenlerinde hatırlayıp, adına ilahiler okuyor ama sünnet töreninden sonra o çocuğun eğitimine, ahlakına, kılık kıyafetine, gelecek planlamasına, hayat tarzına, nasıl yetiştirileceğine az önce sünnet düğününde hatırladıkları Peygamber’i hiç karıştırmıyorlarsa o toplum Peygamberi’ni anlayamamış........
© Milli Gazete
